27634-cats.jpg

ABD'nin Orta Doğu'dan çekilmesi

Amerika, Suudi Arabistan, Irak, Körfez ülkeleri ve Ürdün'deki savunma sistemlerini "aniden" geri çekmek için "şok edici" bir karar alıyor... Yeni ne var? Ve neden şimdi? Ve alternatifler nelerdir? Amerika, Arap ve İsrailli müttefiklerine İran'la onlar adına savaşmayacağını söylüyor.

20 Haziran 2021 Pazar

İNTİZAR - İran ve müttefiklerinin Orta Doğu'daki füze kapasitesi hızla artıyor. Buna rağmen Wall Street Journal'de yer alan açıklamaya göre; bu hafta aniden ABD'nin hava savunma sistemlerinin çoğunu Suudi Arabistan, Irak, Ürdün ve Kuveyt'ten çekmeye başladı. Pentagon haberi doğruladı. Bazı sistemlerin bakım için ABD'ye iade edilmesi gerektiğini öne sürerek yapılana haklılık getirmeye çalıştı. Bu pek inandırıcı değil. Mühendisler ve teknisyenler genellikle bu tür silahlara hizmet vermek için dağıtım bölgelerine gönderilir, tersi değil.

Suudi Arabistan, Yemen'den art arda son derece etkili füze saldırıları ile karşı karşıya kaldı. ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin bu nedenle ülkenin fiili hükümdarı Veliaht Prens Muhammed Bin Salman'ı şok edici haberi kendisine nazikçe iletmek için bir telefon görüşmesi yaptı. Her şeyini Cumhuriyetçi Donald Trump ve onun ultra-Siyonist damadı Jared Kushner'a bağlayan Riyad'a pek de sıcak bakmayan Demokrat yönetimin bu sürpriz hamlesine Krallık'tan kamuoyunda herhangi bir tepki gelmedi.

Trump yönetimindeki ABD, Suudi Arabistan'a, hayati önem taşıyan petrol tesislerini kasıp kavuran Yemen Husi (yazının orijinalinde "Husi" geçiyor ama aslında Ensarullah-İntizar) füzelerinden korumak ve ABD ve/veya İsrail'in İran'a karşı savaşa girme kararı almalarında İran'ın misillemesinden korumak için Patriot ve Thaad füze sistemleri gönderdi.

Bu sistemlerin geri çekilmesi iki önemli gelişmeyi takip ediyor: ABD Başkanı Joe Biden'ın Eylül ayına kadar tüm Amerikan kuvvetlerinin Afganistan'dan çekileceğini açıklaması; ve Patriot sisteminin değiştirilmiş bir versiyonu olan İsrail'in Demir Kubbe sisteminin Gazze Şeridi'ndeki son savaş sırasında başarısız olması.

ABD bu hamleyi yaparak etkili bir şekilde dört şey söylüyor:

Birincisi, Irak, Suriye, Afganistan, Körfez ve Yemen'deki savaşlarının hepsinin başarısız olduğunu ve kayıplarını azaltması, küresel liderlik iddiaları ve silahlarının prestijini kurtarmaya çalışması ve daha beyhude savaşlara trilyonlarca dolar daha fazla harcamaktan kaçınması gerektiğini kabul etmek.

İkincisi, dikkatini kesin olarak Doğu Asya'ya ve özellikle de o bölgedeki ve genel olarak dünyadaki çıkarlarına ve etkisine başlıca tehdit olarak gördüğü Çin'e kaydırıyor.

Üçüncüsü, güçlü bir müttefik olarak güvenilemeyeceği ve ne zaman ekonomik veya stratejik çıkarları veya öncelikleri değişse dostlarını terk edip onlardan elini çekeceğidir.

Dördüncüsü, geleceğin savaşlarının siber ve drone savaşları olacağı, bu da geleneksel savunma sistemlerinin gereksiz hale geldiği ve daha uygun alternatiflerle değiştirilmesi gerektiği anlamına geliyor.

Biden, esaslı bir tercihle Orta Doğu'dan geri çekilmeyi seçti. Ülkesinin oradaki Arap ve İsrailli dostlarına, gelecekte asgari ABD yardımı ile kendilerine bakmaları gerektiğini söylüyor. Ve onların adına İran ile savaşmayacak. Bu, tıpkı George W. Bush'un irak'ı onların desteğiyle işgal ederek istemeyerek de olsa yaptığı gibi, Tahran ve müttefiklerine gümüş tepside etkili bir şekilde hizmet ediyor.

İran, tüm büyük devlet kurumlarını (parlamento, yargı, Devrim Muhafızları ve şimdi yürütme) Lider Seyyid Ali Hamanei'nin himayesi altına alarak yeni cumhurbaşkanı olarak sert bir lider olan İbrahim Reisi'yi seçti.

Amerika'nın Körfez müttefikleri öksüz ve terk edilmiş hissediyor. Petrol servetlerinin çoğunu sözde koruyucularını yatıştırmak için harcadılar, ancak kendilerini kaderlerine terk edilmiş olarak buldular.

Abdulbari Atvan
Raialyoum
Kategorideki Diğer Haberler
Öne Çıkan Haberler
İktibaslar