-is-the-yemen-war-heading3-1536x1536-1.jpg

Yemen savaşı nereye gidiyor?

El Kaide'nin yükselişinden ABD ve NATO'nun Afganistan ve Irak'ı işgaline, IŞİD'in yükselişinden Suriye ve Irak'ın işgaline kadar olan süreci bilenler için; İsrail'in İran ile çatışmasının tırmanmasından Marib savaşına kadar bölgede son aylarda yaşanan gelişmeler de çok önemli.

11 Temmuz 2021 Pazar

İNTİZAR - Yemen savaş alanı, savaşın başka bir yönünü anlatan bir çatışma aşamasına ulaştı ve bu yön, diplomasinin yönüdür. Daha önce de belirtildiği gibi, bu noktada bölgesel çatışmalar askeri ve çoğunlukla siyasi olarak ikiye ayrılıyor ve Yemen örneğinde Josef Biden'in göreve başlamasından sonra siyaset alanı daha önemli hale geldi. Son aylarda, Amerika Birleşik Devletleri ve Suudi Arabistan, siyasi edinim için, hedeflerini askeri arenadan siyasi arenaya doğru yönlendirecek şekilde ray değiştirdiler.

Zira 6 yıllık savaş boyunca Suudi koalisyonu Yemen'deki direniş hareketini yenememenin yanı sıra El-Cevf, Saadah, Marib ve El-Dhale'deki Ensarullah operasyonları gibi birçok ağır yenilgiye uğradı. Bu bağlamda, Yemen'de yeni bir müzakere turunun başlangıcında, Ensarullah müzakere heyetinin başkanı ve sözcüsü “Muhammed Abdulselam”, “düşmanın savaş alanında başaramadığı şeyin müzakere masasında da başaramayacağını" belirtti.

Ancak bu hedefe ulaşmak çok zor çünkü ABD ve Suudi Arabistan sahaya şu şekilde tanımlanabilecek iyi koordine edilmiş bir planla girdiler:

1- Anlaşma eğilimleri ve savaşın sonu teorisini önermek.

2- ABD ve Suudi politikacılar arasındaki dışa dönük farklılıkları olan, ancak iç koordinasyon içeren ortak bir programın hazırlanması.

3- MSM (Ana Akım Medya), Suudi koalisyonunun zayıflıklarını gizlemek ve direnişin güçlü yanlarına saldırmak.

Örneğin, CNN'nin Marib'deki savaşlarla ilgili özel haberinde, koalisyonun komutasındaki El Kaide ve IŞİD terörist gruplarının yaygın varlığının nasıl örtbas edildiğini ve diğer yandan Ensarullah saldırılarının yanlış bir şekilde sivillere ve mülteci kamplarına yapılan saldırılar olarak resmedildiğini görebilirsiniz! Ya da Suudi koalisyonunun sayısız hava saldırısının nasıl ele alınmadığı, buna karşın Ensarullah füzesi ve drone saldırıları öne çıkarılıyor.

El Kaide'nin yükselişinden ABD ve NATO'nun Afganistan ve Irak'ı işgaline, IŞİD'in yükselişinden Suriye ve Irak'ın işgaline kadar olan süreci bilenler için; İsrail'in İran ile çatışmasının tırmanmasından Marib savaşına kadar bölgede son aylarda yaşanan gelişmeler de çok önemli.

Ancak Yemen'deki toplantı ve görüşmelerin İran ve Suudi yetkililerin Irak'taki son görüşmeleriyle çakışması, bölgedeki denklemleri yeni bir boyuta taşıdı ve yeni boyutlar ortaya çıkıyor. Bu boyutlar şu şekilde özetlenebilir:

1- Yemen meselesini Güvenlik Konseyi'ne götürmek:

Son aylarda Amerika Birleşik Devletleri ve Suudi koalisyonu Yemen'de barış planları, savaşın sona erdirilmesi vb. gibi birçok teklifte bulundular ve Ensar‌ullah'ın her seferinde reddettiği bu teklifler, kuşatmanın kaldırılmasını, gerçek bir ateşkes planının olmamasını ve Yemen'in sorunlarına siyasi bir çözüm bulunmasını içermiyor.

Ensarullah'ın Yemen'deki savaşı sona erdirmek için açık taleplerini duymadılar mı? Yoksa savaşı sonlandıracak çözümü bilmiyorlar mı? Elbette biliyorlar, ama neden Ensarullah'ın kırmızı çizgilerine aykırı olan eksik bir plan ve koşullar öneriyorlar?

Çünkü Ensarullah'ı savaş taraftarı, katı ve Yemen savaşının devamında bir etken olarak göstermek gündemi ile hareket ediyorlar. Yemen savaşını çözümsüz bir şekilde göstermek ve bunu Güvenlik Konseyi'ne götürmek ve direnişi Güvenlik Konseyi kararıyla dizginlemek ve gayri meşru amaçlarına ulaşmak için uluslararası baskıyı artırmak istiyorlar.

2- Güvenlik Konseyi kararı nedir?

14 Nisan 2015'te BM Güvenlik Konseyi, Yemen savaşının taraflarına silah ambargosu uygulanmasının yanı sıra Ensarullah lideri ve Ali Abdullah Salih'in en büyük oğlu Ahmed Abdullah Salih'i yasaklayan Yemen'e ilişkin bir kararı kabul etti. Karara göre, Güvenlik Konseyi, Yemen'e giden gemilerin denetimini onayladı, Mansur Hadi'yi Yemen cumhurbaşkanı olarak tanıdı ve Ensarullah'ın Sana ve diğer Yemen şehirlerinden çekilmesi çağrısında bulundu. Ancak bu kararın uygulanması çeşitli nedenlerle engellendi ve şimdi ABD ve Suudi Arabistan, bu kararı kaldırarak ve yenisini yayınlayarak eksikliklerini tamamlama ve Yemen'deki direnişe uluslararası bir uzlaşma ile karşı koyma niyetindeler.

Tam ateşkes olmadan düşmanlıkların durdurulması, Yemen kuşatmasının tamamen kaldırılması ve siyasi bir yol haritasının belirlenememesi, Birleşmiş Milletler, ABD ve Suudi Arabistan'ın planlarının Ensarullah tarafından reddedilmesine yol açan sebepler arasındadır. 

Amerika Birleşik Devletleri yakın zamanda Ensarullah'ın Yemen'in sosyal ve siyasi alandaki gücünün üstünlüğünü kabul etti, ancak bu, kurtuluş hükümetini Afganistan, Libya gibi geçici bir hükümet kurmaya ikna etme yöntemini Yemen'de de uygulama peşinde. 

Dolayısıyla, kuşatmanın kaldırılması, düşmanlıkların tamamen durdurulması ve açık bir siyasi yol haritası göz önünde bulundurulmadan Yemen için yeni bir karar verilmesi, sadece şu anda savaşın galibi olan ensarullah'ı savaşın kesin bir kaybedenine dönüştürecektir!

3- Yemen savaşının son durumu:

Şu anda, Ensarullah Marib şehrinin batısındaki Suudi koalisyonunun ilk savunma hattını kırmayı başardı ve Marib şehrine yaklaşık 10 km uzaklıktaki Tala'at al-Hamra, Idat al-Raa ve Wadi Nahla bölgelerinde konuşlandı.

Marib vilayetinde yaşanan gelişmeler göz önüne alındığında, Ensarullah'ın  Marib operasyonunu Yemen kuşatmasını ortadan kaldırmak için bir baskı manivelası olarak kullandığı, yeterli güç ve imkanlara rağmen süreci geride bırakmak için acele etmedikleri söylenebilir. Aslında El Kaide ve IŞİD terörist gruplarının konuşlandırılması ve koalisyonun Marib'e düzenlediği ağır hava saldırıları Ensarullah için bir engel teşkil etmiyor. Ve el-Cevf, Saadah, Marib ilinin batı ve güney ilçelerindeki operasyonlar gibi önceki Ensarullah operasyonlarında teröristlerin ortadan kaldırılması kolay bir şekilde gerçekleştirilmiştir. Ve bazı yerel medya ve bazı analistlerin Ensarullah'ın Marib'i kurtarmak için zorluk çektiğini veya kurtaramadığını söylemesi yanlış bir analizdir.

Ensarullah, Marib'i kurtarmak için şehrin diğer güney ve kuzey cephelerinin harekete geçirilmesine ihtiyaç duyuyor ve bunu gerçekleşmemesinin nedeni Mansur Hadi'nin Şebve, Abyan ve diğer tüm vilayetlerden Marib'e doğru sefer düzenlemesi ya da El Kaide ve IŞİD militanlarını Ensarullah ile savaşmaya çağırması değil; aksine, koalisyonun mühendislik birimleri tarafından oluşturulan, Suudi koalisyonunun şehrin batısındaki, araziler, dikenli teller, mayın tarlaları ve patlayıcı tuzaklar vb. içeren savunma duvarıdır. Bu zekice operasyonun Amerikalı ve İsrailli danışmanların yardımıyla üç hat üzerine inşa edildiğine bilgiler ilgi çegici.
 
Umman ve Irak'ta müzakere kanalları kurulana kadar diğer bölgelerde savaş alanının açılması da ihtimal dışıdır. Tabii ki bu kesin değil, çünkü güneyliler son zamanlarda Abyan, Aden ve güney El-Hudeyde'de önemli hareketler yaşadılar ve Mansur Hadi ve Ensarullah güçleriyle karşılaşmaları olası değil.

ISWNews

------------------------------------------------------------------------------------

Bu yazı ilki 18 Ekim 2020 tarihinde yazılan bir seri yazının dördüncüsüdür. Devamının olması muhtemeldir.

Kategorideki Diğer Haberler
Öne Çıkan Haberler
İktibaslar