İNTİZAR - Nijerya Şii lideri Şeyh İbrahim Zakzaki ve eşi, işkenceye maruz kaldıkları altı yıl hapis yattıktan sonra 28 Temmuz'da serbest bırakıldı.
Nijerya mahkemesi onu tüm suçlamalardan beraat ettirdi ve onu hapiste tutmak için hiçbir sebep olmadığına karar verdi.
Şeyh Zakzaki, 13 Aralık 2015'te evine düzenlenen ordu baskınında tutuklandı. Nijerya ordusu, destekçilerinin ilçe merkezindeki Zaria bölgesinde Nijerya genelkurmay başkanına suikast girişiminde bulunduğunu iddia ederek tutuklanmasını haklı buldu, ancak şimdi bir mahkeme Şeyh ve eşinin serbest bırakılmasına karar verdi. Mahkeme kararı, beraatinin eksiksiz olması açısından önemli bir karardı.
Şeyh Zakzaki'nin siyasi bir kararla hapse atılması
Onun tamamen beraat etmesi ve hapishaneden serbest bırakılması, başından beri Şeyh Zakzaki'nin tutuklanmasının, lideri olduğu Nijerya İslami Hareketi'ni sistematik olarak çökertmek için iç ve dış bir komplo sonucunda siyasi olarak motive edilmiş bir karar olduğunu gösterdi. Başka bir deyişle, tutuklanması hükümetin dış destekli Şii karşıtı gündeminin bir sonucuydu. Suudi Arabistan ve BAE açıkça Nijerya hükümetini yüksek profilli Şii lideri hapse atmaya teşvik etti.
Son yıllarda Nijerya'da Şii sayısındaki önemli artış, bir yandan Abuja'daki yetkilileri duyarlı hale getirirken, diğer yandan Suudi Arabistan liderliğindeki gerici Arap rejimlerinin tepkisini çekti. Nijeryalı Şiiler, Afrika kıtasındaki en kalabalık Şii topluluğudur. Nüfuslarının 2008'de 7 milyon civarında olduğu bildirildi. Şeyh Zakzaki, son 30 yıldır İslami Harekete liderlik ediyor ve 1979 İran İslam Devrimi'nden ilham alıyor.
İran'da Batı destekli monarşiyi ortadan kaldıran ve İslam Cumhuriyeti'ni kuran İslam Devrimi'nin zaferinden sonra, Zakzaki İmam Humeyni'nin adalet ve özgürlükçü düşüncelerine âşık oldu ve yıllar sonra İran'a gitti ve Nijerya'ya bir din adamı olarak döndüğünde, Kaduna eyaletinin Zaria şehrinde Şii İslam'ı vaaz etti.
Onun ve öğretilerinin dikkate değer bir şekilde karşılanışı, Nijerya'daki radikalleri, düşüncelerinin yayılmasından aşırı bir korku içinde bıraktı. Sonuç olarak, 2015 yılının sonlarında yasadışı bir şekilde tutuklandı. Gözaltına alınmasına yönelik baskın ve protestolar sırasında ordu, yaklaşık 500 Şii Müslüman'ı öldürdü.
Abuja kararı İslami mezheplerin yakınlaşmasıyla ilgili doğru bir hamle
Şeyh Zakzaki ve takipçileri, görünüşe göre, kendi ülkelerindeki politikleştirilmiş eylemlerin ve bölgesel komploların kurbanı oldular. Nijerya hükümetinin Şiilere yönelik baskıları ve saldırıları hiçbir zaman tamamen içeriden değil ve arkasında yabancı eller göze çarpıyor. Nijerya Şiileri sosyal hizmetler sunarken, muhtaçlara yardım ederken ve ülkenin din ve mezheplerinin hoşgörü ve barış içinde bir arada yaşamasını teşvik ederken, ideolojik olarak Suudi Arabistan'ın aşırıcı Vehhabi düşüncesine bağlı olan Boko Haram gibi tekfirci gruplar şiddet olayları ve terör eylemlerine karıştı. İslami Hareket, düşünceleriyle giderek daha popüler hale gelirken, Boko Haram gerici düşünceleriyle, özellikle de kadınların eğitimine yönelik güçlü muhalefetiyle Nijerya toplumunun nefretiyle karşı karşıya.
Boko Haram ideolojisinin desteklenmesinde Vahhabiliğin kalesi olarak Suudi Arabistan en büyük role sahip, çünkü grubun terörist operasyonları açıkça Nijerya hükümetine büyük zorluklar getiriyor.
Bu durum hükümettin Şeyh Zakzaki'nin serbest bırakılmasından başlayarak Şiilere yönelik açıkça yanlış olan siyasi antipati kararını gözden geçirmesini gerekli kıldı. Mahkeme kararı, inançların yakınlaşmasına yönelik son derece olumlu bir adımı temsil ediyor ve onların barış içinde bir arada yaşamalarının önünü açıyor. Karar, Şii bir ülke olarak İran İslam Cumhuriyeti ile ikili ilişkileri de geliştirebilir.
Al-Waght