İNTİZAR - Kimliği belirsiz üç insansız hava aracı, Irak Başbakanı Mustafa el-Kazımi'nin sadece Bağdat'ın değil, tüm Ortadoğu'nun en müstahkem mevkii olan Yeşil Bölge'deki konutuna saldırdı. Resmi hesaplara göre ateşlenen füzeler sonrası Kazımi mucizevi bir şekilde hayatta kalırken üç koruması hafifçe yaralandı. Irak'taki son olay bu şekilde gelişti.
Hükümet, olayla ilgili soruşturmalar başlamadan önce şüpheli suçluyu tespit etti. Milli Güvenlik Kurulu sözcüsü, “hükümetin kısıtlamasını ve silahlı kuvvetlerin profesyonelliğini yanlışlıkla zayıflık olarak gören ve şimdi hükümeti ve liderlerini hedef alan sabıkalı silahlı grupları” suçladı. Bu, resmi tabirle, Halk Seferberlik Güçlerinin (Haşdi Şabi) İran yanlısı gruplarının sorumlu tutulduğu anlamına geliyor.
Olay, son parlamento seçimlerinin ardından Irak genelinde artan siyasi gerilimlerin yaşandığı bir dönemde gerçekleşti. Bu oylama ülkede istikrarı sağlamak için öne öne çıkarıldı. Ancak bunun tam tersi bir etkisi oldu, usülsüzlük suçlamalarına ve sadece ulusal düzeyde değil, Şii ve Sünni mezhepler içinde siyasi bölünmelerin derinleşmesine yol açtı. Parçalanma, herkesi zayıflatmak için eski bir Amerikan oyununu oynamanın tam zamanıdır.
Drone saldırısından bir gün önce Yeşil Bölge girişinde seçim sonuçlarını protesto eden Haşdi Şabi üyeleri (Haşdi Şabi parlamentodaki koltuklarının üçte ikisini kaybetti) ve gerçek mühimmat kullanan güvenlik güçleri arasında kanlı çatışmalar yaşandı. İki göstericinin öldüğü ve yedi kişinin yaralandığı bildirildi.
Irak Başbakanı'na yönelik suikast girişiminin arkasında kim vardı? Bu başarısız suikast girişiminin üç olası açıklaması var.
Birincisi, saldırıyı, resmi olarak suçlandığı üzere, bir ya da daha fazla Haşdi Şabi fraksiyonunun gerçekleştirmiş olması, Kazımi'ye, uzun kollarının onun evine bile ulaşabilecekleri konusunda bir uyarı olması ve güvenlik güçlerinin 'barışçıl' protestoları sırasında vurularak öldürülen 'şehitlerinin' intikamını almakta tereddüt etmeyecekleri.
İkinci olasılık, Kazımi'ye sadık yapıların, kamuoyunun sempatisini kazanmak, ikinci bir başbakanlık dönemini kazanmasına yardımcı olmak ve hem kendisi hem de denetlediği seçimlerin sonuçları için bölgesel ve uluslararası destek toplamak için olayı uydurmuş olmasıdır.
Üçüncüsü, ABD'nin Irak'taki Lübnan Hizbullahı senaryosunun tekrarlanmasını önlemek için Haşdi Şabi hiziplerini kovma planları olması ve suikast girişimini — kendisi veya vekillerinden biri tarafından sahnelenmiş olabilecek - bunları eyleme geçirmenin gerekçesi olarak kullanmak istemesidir.
Haşdi Şabi'yi suçlayanlar - Suudi medyası da dahil - Asaib Ehl-i Hak fraksiyonunun lideri Kays el Hazali'nin, süresi dolmuş bir başbakanı öldürmekle kimsenin ilgilenmediği, isterlerse onu hedef almanın daha etkili ve daha ucuz yollarına sahip oldukları ve şehitlerinin kanının hesapsız kalmasına izin vermeyecekleri yönündeki sözlerine işaret ediyorlar.
Aşamalı saldırı teorisine inananlar, Seçim Komisyonu'nun tartışmalı seçim sonuçlarını onayladığını ve Kazımi'nin olayı, onları zorlamak ve İran etkisi altında olmayan grupların parlamento desteğiyle yeni bir hükümet kurmak için kullanabilsin diye uydurduğunu düşünüyorlar.
Amerika'nın, ABD güçleriyle defalarca vuruşan Haşdi Şabi'yi silahsızlandırmak için bir bahane yaratmak üzere bir plan yaptığından şüphelenenler, Washington'un Irak parlamentosunun son talebi doğrultusunda kalan birliklerini ülkeden çekme konusunda ayak sürüdüğüne dair işaretlere dikkat çekiyorlar. Nitekim Pazar günü ABD'nin Suriye'deki üslerinden Irak'a 250 ağır askeri aracı yeniden konuşlandırdığı bildirildi.
ABD, üç parlamenter grubun desteğiyle Kazımi'yi iktidarda tutmayı umuyor: Sadrcılar, eski (Sünni) meclis başkanı Muhammed el-Halbusi'nin bloğu ve Kürt lideri Mesud Barzani'nin partisi. Bunun önündeki en büyük engel Haşdi Şabi'dir, dolayısıyla onu ortadan kaldırma veya zayıflatma ve etki pozisyonlarından çıkarma ihtiyacı vardır.
Haşdi Şabi'yi kısıtlamasını zayıflıkla karıştıran Kazımi, rakibinin gücünü hafife alarak aynı hatayı kendisi yapma riskiyle karşı karşıya. Aynı şey onun başlıca destekçisi ABD için de söylenebilir. Haşdi Şabi'yi silahsızlandırmaya yönelik herhangi bir girişim, İran'a savaş ilanı olacaktır; çoğu gözlemcinin hemfikir olduğu bir kumar, başarıdan çok başarısızlık şansına sahiptir.
Irak daha da büyük bir kaos ve iç savaş ihtimaliyle karşı karşıya. İster gerçek ister sahte olsun (her iki durumda da kınanacak bir suç), Kazımi'ye yönelik suikast girişimi tetikleyici veya ateşlenmiş bir fitil olabilir.
Abdulbari Atvan
Rai Al Youm