İNTİZAR - Hizbullah'ın insansız hava aracı saldırıları nedeniyle son birkaç gündür işgal altındaki Filistin'in kuzeyinde çıkan ve İsrail acil durum ekiplerinin Cumartesi gününden bu yana kontrol altına almakta zorlandığı yangınlar Güney Lübnan cephesini kızıştırdı ve topyekûn savaş ihtimalini arttırdı.
Hizbullah lideri Hasan Nasrallah'ın yardımcısı ve zaman zaman 'başbakanı' olarak tanımlanan Naim Kasım, Salı günü (uzun yıllar sonra ilk kez) El Cezire'ye sürpriz bir çıkış yaparak, son iki ay içinde partiye yaklaşan geniş çaplı bir İsrail saldırısı konusunda çok sayıda uyarı iletildiğini açıkladı.
Partinin yanıtı netti: Lübnan cephesi Gazze ile ayrılmaz bir şekilde bağlantılıdır. Kasım, “Direniş İsrail ile savaş çemberini genişletmek istemiyor, ancak kendisine dayatılması halinde buna hazırdır ve İsrail'in zafer kazanmasına izin vermeyecektir” dedi.
Havada bir savaş iklimi var ve Hizbullah buna tamamen hazır görünüyor. Nasrallah son üç konuşmasında İsrail'in ülkelerine yönelik saldırganlığını meşrulaştıran ve direnişi kınayan ABD destekli Lübnanlı partileri şiddetle eleştirdi, hatta Hizbullah'ın suçlanabileceği topyekûn bir saldırıyı teşvik etti.
Kasım'ın El Cezire'ye çıkması ve İsrail'in Lübnan'a yönelik herhangi bir savaşına şiddetle karşı konulacağını teyit etmesi, İsrail'in savaş kabinesine bir uyarı niteliğindeydi. Kabine üyelerinden eski general Benny Gantz, Salı akşamı toplanarak kuzeyde birçok yerleşim birimini kasıp kavuran yangınlara müdahale konusunu ele alma çağrısında bulundu.
Lübnan'a yönelik savaş söylemi son birkaç gün içerisinde yeni bir boyut kazanarak histerik boyutlara ulaştı. Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir Lübnan'daki tüm Hizbullah kalelerinin yakılıp yıkılmasını talep etti. Maliye Bakanı Bezalel Smotrich ise savaş kabinesinin saldırıya geçmesini talep etti: “Şimdi eylem zamanı. Konuşma zamanı bitti."
Kilit sorular böyle bir savaşı kimin başlatacağı, tetikleyicinin ne olacağı ve Lübnan İslami direnişinin buna nasıl karşılık vereceğidir.
Savaşı sadece İsrail'in başlatacağı kesin. İsrail, Hizbullah'ın son yangınlardan önce bile yukarı ve aşağı Celile bölgelerinden yaklaşık 200.000 yerleşimcinin tahliye edilmesine neden olan füze ve insansız hava aracı saldırıları nedeniyle uğradığı büyük kayıplara dayanamıyor.
Herhangi bir savaşın ne zaman başlayacağı açıkçası tahmin edilemeyecek bir askeri sırdır. Sürpriz unsuru kilit önemdedir. Ancak eldeki bilgilere, medyaya yapılan kasıtlı sızıntılara ve Hizbullah'ın operasyonlarının işgal devleti üzerindeki askeri ve ahlaki etkisine bakılırsa bu çok yakında olabilir.
Salı günü Lübnan'da yayınlanan ve Hizbullah'a yakınlığıyla bilinen el-Akhbar gazetesi, bazı Avrupa ülkelerinin Lübnanlı yetkilileri İsrail'in ülkeye büyük bir saldırı düzenleyeceği konusunda uyardığını yazdı. Aralarında İngiltere'nin de bulunduğu bu ülkeler, uyarıyı iletmekle kalmayıp saldırının Haziran ortası için planlandığını ve ülkenin altyapısı ile Beyrut'un bazı bölgelerini harap edeceğini de ekledi.
Gazete ayrıca Walid Junblatt'ın Doha'yı ziyaret ettikten sonra ziyaretçilere Katarlıların İsrail'in Lübnan'a yönelik savaş planlarından korktuğunu hissettiğini ve Washington'daki karar alıcılara arabulucu olarak yakınlıkları göz önüne alındığında bu korkuların ciddiye alınması gerektiğini söylediğini bildirdi.
Kendi kaynaklarımdan edindiğim bilgilere göre Katar da dahil olmak üzere bazı Körfez ülkeleri, Beyrut havaalanının tahrip edilmesi halinde vatandaşlarını Lübnan'dan tahliye etmek için Şam havaalanını kullanma olasılığı konusunda Suriye hükümetine başvurdu. Suriyeliler, her zaman beklendiği gibi, olumlu yanıt verdi.
Lübnan'ı yok etmeye yönelik topyekûn bir İsrail savaşının başlayıp başlamayacağını, ne zaman başlayacağını ya da nasıl başlayacağını tahmin edemiyorum. Ancak şunu söyleyebilirim ki eğer böyle bir şey olursa bu İsrail Devleti için sonun başlangıcı olacaktır.
Hizbullah'ın füze misillemesi tamamen yıkıcı olacaktır - ve tüm gördüklerimize rağmen Hizbullah, cephaneliğindeki tüm araçları kullanmaya başlamadı bile.
Abdulbari Atvan