202010620325855.png

Dağlık Karabağ savaşında vekiller: Suriye senaryosu mu tekrarlanacak

Bu suçlamalar çeşitli ülkelerin Dağlık Karabağ'da meydana gelen gelişmelerden yararlandığı ve etkili olduğu, Suriye, Libya ve Yemen'de vekil kullanma deneyiminin büyük trajedilere yol açtığı, bölgesel istikrarsızlığa yol açtığı ve krizleri karmaşık hale getirdiği bir zamanda ortaya çıktı. Ve şimdi de meydana gelen vekalet savaşlarının varlığıyla Dağlık Karabağ krizinin kapsamının artma riski var.

9 Ekim 2020 Cuma

İNTİZAR - Ermenistan ile Azerbaycan arasında Dağlık Karabağ meselesinde savaşın ivmelenmesiyle birlikte son günlerde Suriye'deki teröristlerin tartışmalı bölgeye nakledilmesi hakkındaki söylentiler ve tartışmalar arttı.

1990'ların başından beri Azerbaycan ve Ermenistan, Dağlık Karabağ'ın dağlık bölgesinin kontrolü konusunda çatışıyor. En son silahlı çatışmalar, her iki tarafın da can kayıplarını bildirmesiyle Temmuz ayında başladı. Ermenistan'ın güneydoğusundaki çoğunluğu Ermenilerin yaşadığı Dağlık Karabağ bölgesi (kelimenin tam anlamıyla dağlık kara bağ -bahçe-), 1994'te Ermeni kuvvetlerinin kontrolü altına girdi ve o zamandan beri tek taraflı olarak Dağlık Karabağ Cumhuriyeti (Artsakh Cumhuriyeti olarak da bilinir) olarak bağımsızlığını ilan etti. Ancak dünyadaki hiçbir ülke, hatta Ermenistan bile, bu kendi kendini ilan etmiş cumhuriyeti tanımıyor ve Birleşmiş Milletler onu Azerbaycan Cumhuriyeti topraklarının bir parçası olarak tanımaya devam ediyor.

Ancak, Türk kuvvetlerinin Azerbaycan'a açık desteği ve Bakü ordusu tarafından bölgenin yeniden ele geçirilmesine kadar savaşın devam etmesi ile teröristlerin Suriye'den Ankara tarafından Azerbaycan ordusuna yardım için sevk edildiğine dair şüpheler arttı.

Türkiye'nin eylemlerine ilişkin medyadan kanıtlar ve raporlar

Bu mesele ilk olarak geçen Pazartesi günü Rusya'daki Ermeni büyükelçisi tarafından gündeme getirildi. Büyükelçi Türkiye'nin kuzey Suriye'den Azerbaycan'a yaklaşık 4.000 savaşçı gönderdiğini iddia etti.

Ardından, uluslararası medya muhabirleri bu tür iddialara ilişkin delil olup olmadığını araştırmaya başladı. Reuters, iki Suriyeli isyancı kaynağın Türkiye'nin Suriyeli savaşçıları Azerbaycan'ı desteklemek için Dağlık Karabağ'a gönderdiğini doğruladığını aktardı.

Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, Türkiye'nin uzun zamandır müttefiki olan Azerbaycan'da 300'den fazla Suriyeli savaşçının konuşlandırıldığını iddia ediyor.

Suriye İnsan Hakları Gözlemevi'nin kurucusu Rami Abdul Rahman Salı günü VOA'ya yaptığı açıklamada, Suriyeli savaşçıların "Sultan Murad Tümeni ve Süleyman Şah Tugayı" olarak bilinen iki silahlı gruptan geldiğini söyledi. Bunlar Suriye'nin kuzeyindeki Türk kontrolündeki bölgelerde kilit oyuncular olan Ankara destekli iki terörist gruptur.

Suriye silahlı gruplarının bu unsurlarının birkaç gün önce Halep'in kuzeybatısındaki Afrin bölgesinden Türkiye'ye geldiğini vurgulayan Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, Türkiye'nin bağlı Suriyeli savaşçılarını kendileri için paralı askerlere dönüştürme konusundaki ısrarı göz önüne alındığında, başka bir militan grubunun Azerbaycan'a gönderilmeye hazır olduğunu yineledi. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, Dağlık Karabağ'da en az 18 militan grup üyesinin öldürüldüğünü iddia etti. Savaş amacıyla toplam 850 Suriyeli militanın nakledildiği de açıklandı.

Agence France-Presse (AFP), Dağlık Karabağ'ın kendi ilan ettiği cumhuriyetin başkenti Stepanakert'in raporuna göre, Dağlık Karabağ ihtilafında bir dizi Türkiye destekli Suriyeli militanın öldürüldüğünü bildirdi.

Buna ek olarak, Kuzey Suriye'deki çevrimiçi medya kuruluşları Dağlık Karabağ'da öldürülen Suriyeli militanların görüntülerini yayınladı. Ermenistan, Türkiye'yi Dağlık Karabağ krizine askeri müdahale etmekle suçluyor. Ancak Türkler ve Azeriler böyle bir iddiayı reddediyorlar.

Diğer yandan Türkiye destekli Suriye Ulusal Ordusu terör örgütü komutanı Ziad Hajj Obeid Irak' ın Kürdistan Bölgesinde yer alan Bir Kürt televizyon kanalı olan Rudaw TV' ye verdiği demeçte, Suriyeli isyancıların Azerbaycan' daki savaşa katılmaya itilmesinin iki nedeni olduğuna ifade etti. Obeid, belli ki bazılarının mali teşvik için Azerbaycan'a gittiğini, ancak diğerlerinin Türk müttefiklerine karşı sorumluluk duygusu nedeniyle gitme kararı aldığını söyledi.

Yabancı yetkililerin Türkiye'ye siyasi uyarıları

Bununla birlikte, medyada konuya ilişkin haberler yayılırken ve bu güçlerin sosyal medyaya aktarılmasına ilişkin görüntüler yayınlanırken, Dağlık Karabağ gelişmeleriyle ilgilenen bazı ülkelerin siyasi yetkilileri de Türkiye'nin Karabağ sorununa dâhil olma olasılığını yorumladılar.

Ülkenin Ankara ile ilişkileri son aylarda Akdeniz sorunu nedeniyle gerginleşen Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, AB zirvesinin ilk gününden sonra verdiği brifingde, ülke istihbaratının Suriye'den Azerbaycan'a 300 silahlı kişinin nakline dair kanıt bulduğunu iddia etti. Elysee Sarayı da Azerbaycan ve Ermenistan arasında ateşkes anlaşmasına ulaşmak için Rusya ile işbirliği yaptıklarını belirten bir bildiri yayınladı.

Daha önce Rusya Dışişleri Bakanlığı, Suriye ve Libya merkezli yasadışı militan gruplardan savaşçıların son birkaç gün içinde bazı ülkeler tarafından Dağlık Karabağ bölgesine gönderildiğini iddia etmişti.

Buna göre Moskova, Dağlık Karabağ ihtilafında "teröristlerin ve yabancı paralı askerlerin" kullanılmasının engellenmesi çağrısında bulundu.

ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo 4 Ekim'de Türkiye'yi Suriyeli savaşçıları Azerbaycan güçlerinin yanında savaşmaya gönderme konusunda uyardı.

Mike Pompeo, Türkiye'nin Dağlık Karabağ bölgesine Suriyeli savaşçı gönderme hareketinin bölgede istikrarı bozacağını vurguladı.

Bu suçlamalar ve raporlar, bu tür konuların Ermenistan ve Erivan'ı destekleyen diğer uluslararası güçler tarafından gündeme geldiğini iddia eden Azeri ve Türk yetkililer tarafından şiddetle yalanlandı. Bunun, Ermenistan'ın bundan yararlanabilmesi adına medya propagandası yapmak için yapıldığını iddia ediyorlar. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev gazetecilere verdiği röportajda, haberin sahte olduğunu düşündüğünü belirterek, "Bu çatışmalarda Suriye'den savaşçı yok, bu konuda tek bir belge bile yok, bu sahte haber Ermenistan tarafından sunuluyor ve çeşitli internet siteleri ve medya platformları üzerinden yayılıyor ve hepsi sahte. Geçtiğimiz hafta, AKP sözcüsü Ömer Çelik iddiaların Türkiye'ye karşı yanlış ve kışkırtıcı olduğunu tweetledi.

Dağlık Karabağ, Suriye'ye benzer başka bir savaş alanı olmanın eşiğinde

İlginçtir ki, Azerbaycanlı yetkililer de Ermenistan'ı savaşta yabancı unsurları kullanmakla suçluyorlar. Bu bağlamda, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Ofisi şunları açıkladı: Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, düzenlediği basın toplantısında Erivan'ın Dağlık Karabağ savaşında Ortadoğu'dan taşınan kuvvetleri kullandığını vurguladı. Bu silahlı kuvvetler, Ermeniler de dahil olmak üzere farklı ırklardan oluşmaktadır. Bu konuda güvenilir bilgilere sahibiz ve bu konunun daha geniş bir uluslararası düzeyde araştırılması gerektiğini iddia etti.

Bu karşılıklı suçlamalar, çeşitli ülkelerin Dağlık Karabağ'da meydana gelen gelişmelerden yararlandığı ve etkili olduğu, Suriye, Libya ve Yemen'de vekil kullanma deneyiminin büyük trajedilere yol açtığı, bölgesel istikrarsızlığa sebep olduğu ve krizleri karmaşık hale getirdiği bir zamanda ortaya çıktı. Ve şimdi de meydana gelen vekalet savaşlarının varlığıyla Dağlık Karabağ krizinin kapsamının artma riski var.

Al-Waght

Kategorideki Diğer Haberler
Öne Çıkan Haberler
İktibaslar