İNTİZAR - Amerika Birleşik Devletleri 3 Kasım başkanlık seçimi yaklaşırken, ABD'li bir uzman Tahran Times'a Amerika'nın seçimden sonra patlak verebilecek sosyal ve politik kaosun eşiğinde olduğunu söyledi.
ABD'li bir uzman olan Abouzar Gohari, Tehran Times'a verdiği demeçte, "Dört yıl önce, Trump başkan olduğunda, Beyaz Üstünlükçüler, silah lobileri ve onu hâlâ büyük ölçüde destekleyen yeni muhafazakarlar gibi bazı özel grupların desteğiyle göreve geldi" dedi. "Mesele şu ki, eğer ABD seçimleri herhangi bir nedenle Trump'ın istediğinden -yani zaferinden- farklı sonuçlar doğurursa bu grupların sokaklara çıkıp silahlarını kullanmaları muhtemeldir. Trump, oy kullanma yerlerini izlemek için destekçilerini çoktan topladı. "
Gohari'ye göre, posta yoluyla oylama Demokratlar ve Cumhuriyetçiler arasında bir anlaşmazlığı tetikleyebilir. Trump, bu oylama biçiminin demokrat rakibi Joe Biden lehine “büyük” seçmen sahtekarlığının önünü açtığını söyleyerek uzun zamandır posta yoluyla oylamaya karşı çıktı.
"Posta ile gönderilen oylar, büyük seçim sahtekarlığına ve hileli bir 2020 Seçimlerine yol açacak. "Posta ile gönderilen oylar, büyük seçim sahtekarlığına ve hileli bir 2020 Seçimlerine yol açacak. Özellikle Cumhuriyetçiler bunun olmasına izin veremez! " Trump'ın 3 Temmuz'da attığı tweet.
Temmuz ayı sonlarında Trump, ABD seçimlerinin hileli olacağı iddiasını tekrarladı.
Beyaz Saray basın toplantısında Trump, postayla oylama yapılırsa, "Bu seçim tarihteki en hileli seçim olacak" dedi.
Trump 22 Haziran7da attığı bir twitte şunları ifade etti:
"Posta oy pusulaları nedeniyle, 2020 ulusumuzun tarihindeki en hileli seçim olacak - bu aptallık sona ermedikçe. Birinci Dünya Savaşı ve İkinci Dünya Savaşı sırasında herhangi bir sorun yaşamadık, ancak şimdi posta yoluyla hile yapmak için Covid'i kullanıyorlar!"Trump 22 Haziran'da bir tweet söyledi.
Öte yandan, Biden'in destekçileri, Trump'ın seçmen sahtekarlığı iddiasını daha yüksek bir seçmen katılımını önlemek için bir manevra olarak görüyorlar zira Cumhuriyetçilerin 3 Kasım seçimlerini kazanmasının tek yolu, insanların oy kullanmasını engellemektir.
Washington Post köşe yazarı Dana Milbank 29 Ekim'de yayınlanan bir köşe yazısında şu ifadelere yer verdi:
"Bir zamanlar gurur duyan Cumhuriyetçi Parti, bu seçimlerde galip gelmenin tek yolunun insanların oy kullanmasını engellemek olduğunu doğru bir şekilde belirlemiştir. Cumhuriyetçiler ve müttefikleri ya daha yüksek seçmen katılımını teşvik eden seçim kurallarını düşürmek ya da oy vermeyi kolaylaştırma amaçlı davalarla mücadele etmek için ülke çapında 300'den fazla mahkeme davası yürütmek için yaklaşık 20 milyon dolar ayırdı."
Milbank şunları ekledi:
“Cumhuriyetçiler başkanlık için halk oylamasını 1988'den beri yalnızca bir kez kazandılar ve Senato'nun Cumhuriyetçi çoğunluğu yıllardır nüfusun azınlığını temsil ediyor. Ancak bu azınlık kuralını, dokuz Yüksek Mahkeme yargıcından altısı da dahil olmak üzere, yargıyı istiflemek için kullandılar. Şimdi Cumhuriyetçi milyarderler, oy haklarını engellemek için yasal bir savaşı finanse ediyorlar ve mahkemelere yerleştirilen azınlık Cumhuriyetçilerin yargıçları, Cumhuriyetçi gücü halkın iradesinden korumaya çalışıyor."
Ancak halkın iradesi bir yana, Amerikan toplumundaki mevcut kutuplaşma göz önüne alındığında, bu seçimin oy verme yöntemleri ABD'yi sarsabilir.
Gohari, Trump'ın seçim günü sandık merkezlerinde şahsen verilen oylara dayanarak kendisini muhtemelen kazanan ilan edeceğine, daha sonra postayla gönderilen oy pusulaları kazanamadığını gösterse bile sonuçlarda herhangi bir değişikliği kabul etmeyi reddedeceğine inanıyor.
"Eğer seçim gecesi, Trump şahsen verilen oylar arasında daha fazla oy alırsa ve sonuç olarak zaferi ilan ederse ve ardından postayla gönderilen oy pusulalarını saydıktan sonra Biden'in seçimi kazandığı ortaya çıkarsa, Trump büyük olasılıkla seçimin hileli olduğunu açıklayacaktır" ifadelreini kullanan Gohari, bu senaryoda Trump'ın destekçilerinin muhtemelen ABD'yi kaosa sürükleyecek bir seçim dolandırıcılığı bahanesiyle sokaklara döküleceğini de sözlerine ekledi.
Uzman, “Amerikan toplumu yapısal ayrımcılık nedeniyle artık kaos içinde. Bu kaos yaklaşık 400 şehre yayıldı. Küllerin altındaki ateş gibi."
Gohari'ye göre, ABD şu anda ırk ayrımcılığı ve kimlik bunalımı gibi birçok krizden muzdarip ve Trump ve hatta Demokratlar bu krizleri seçmen dolandırıcılığı iddialarıyla şiddetlendirirse, ABD kaosla boğulacak.
Trump ve Biden'in sonuçları kabul edip etmeyeceği sorusunu yanıtlayan uzman, Biden'in onları kabul edeceğini açıkça belirttiğini, ancak Trump'ın sonucu kabul edip etmeyeceğini açıkça söylemeyi reddettiğini, ancak yardımcılarının Kasım seçimlerinin sonucunu kabul edeceğini öne sürdüğünü belirtti.
“Bu seçim net değil ve oylama yöntemi ve diğer faktörler nedeniyle zorlu bir seçim olacak. Kimin kazanacağını ve kaybedenin sonuçları kabul edip etmeyeceğini kimse tahmin edemez."
Görünüşe göre Amerikalı yetkililer Kasım seçimlerinden sonra bir isyan ve şiddetli protesto dalgasına hazırlanıyorlar. ABC News'in haberine göre, Washington DC'de yetkililer "şiddet gösterileri" beklentisiyle ihtiyati tedbirler alıyorlar.
“Amerika'nın başkenti Washington DC'de dolaşırken, şehir seçim çalışmalarından çok bir isyana hazırlanıyor gibi görünüyor. Dükkanlar camlarını kapatıyor, yetkililer şiddetli gösterilere karşı savunmalarını hazırlıyor ve Beyaz Saray'ın etrafına bir 'tırmanışa karşı' duvar inşa ediliyor. ABC News, bir zamanlar tarihi konutu net bir şekilde görebilmek için Beyaz Saray çitinin dışında durabilen turistler, çevredeki sokaklara itildi ve manzara barikatlar ve ağır bir polis varlığı tarafından engellendi” dedi.
Habere göre, şehir ve kolluk kuvvetleri kaygı uyandıran iki senaryoya hazırlanıyor: sokaklarda ve sandık merkezlerinde çatışmalar.