15236-israil-gaz.jpg

Türkiye’nin cömertliği Gazze’ye pahalıya patlayabilir mi?

Türkiye’nin Gazze halkına sağladığı önemli insani yardımlar ve Gazze’de yürüttüğü çok sayıda ekonomik proje bunların arkasında örtülü siyasi hedefler olduğu iddialarını gündeme getiriyor.

14 Nisan 2016 Perşembe
Hamas'ın 2006 seçim zaferinin ardından İsrail tarafından ablukaya alınan Gazze Şeridi o günden bu yana bölgesel ve uluslararası düzeyde kayda değer yardımlar aldı. Bu kapsamda sağlık ve altyapı alanlarında projeler gerçekleştirildi, yıkılan evler onarıldı, okullar inşa edildi. Türkiye'nin bu alandaki varlığı Hamas'la sürdürdüğü yakın ilişkilerle açıklanabilir. Öte yandan Türkiye, El Fetih kontrolündeki Batı Şeria'da da 15 bin kişiye istihdam sağlayan Cenin sanayii bölgesi başta olmak üzere bazı projelere kaynak sağladı.
 
Türkiye'nin cömertliği göz doldursa da bu kadar iyilik acaba biraz fazla değil mi? Kimilerine göre Türkiye'nin gayretleri iyi niyetli özverinin ötesinde bölgede kilit bir siyasi oyuncu olma isteğini yansıtıyor.
 
Filistinli yetkililerin son olarak 23 Mart'ta duyurduğu anlaşmaya göre Türkiye, İsrail'in 2014 savaşında mağdur ettiği Gazzeliler için 320 konut inşa edecek. Filistin Bayındırlık ve Konut Bakanı Müfit El Haseyne'nin verdiği rakamlara göre savaşta 12 bin konut yıkıldı, 6 bin 600'ü oturulamaz hâlde olmak üzere 160 bin konut da zarar gördü.
 
Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı'nın (TİKA) Gazze'deki koordinatörü Muhammed Murtaza yeni projenin bedelini Al-Monitor'a 13,5 milyon dolar olarak açıkladı. 22 bin metre karelik bir alanı kapsayacak olan proje yaklaşık 90 metre karelik 320 konutun yer aldığı 20 adet dört katlı binadan oluşacak. Konutlar, İsrail'le olan doğu sınırının yaklaşık 1 kilometre uzağındaki Vadi Gazze bölgesinde inşa edilecek.
 
Murtaza şöyle devam etti: “Bölgedeki güvenlik tehdidi nedeniyle İsrail'e projenin koordinatlarını verdik ki meydana gelebilecek herhangi bir silahlı çatışmada proje zarar görmesin. Bu ve diğer Türk projeleri, Türkiye'nin halk ve hükümet düzeyinde Gazze halkına verdiği desteği gösteriyor ve Gazze'ye 10 yıldır dayatılan ablukayı kaldırma çabalarını yansıtıyor.”
 
Türkiye 2006'dan bu yana Gazze'de ekonomi, kalkınma ve insani yardım alanlarında onlarca proje gerçekleştirdi. Bu kapsamda İsrail'in 2008, 2012 ve 2014 savaşlarında evlerini yıktığı insanlara geçici barınma da sağladı. Savaşlarda sadece evler değil onlarca cami, mezarlık, okul, üniversite ve medya binası da zarar gördü. Elektrik şebekelerinin, su ve hıfzıssıhha tesislerinin onarımına da maddi destek sağlayan Türkiye ibadethaneleri, kültür merkezlerini, tarihi mekânları, yol ve köprüleri yeniledi. Ayrıca çiftçilerin kayıplarının karşılanmasında da yardımcı oldu.
 
Türkiye Gazze'ye tonlarca tıbbi yardım gönderdi, yaralanan Filistinlileri tedavi etti. Gazzeli üniversite öğrencilerine burs imkânı sağladı, dar gelirli binlerce genç için toplu nikâh törenleri düzenledi. Türkiye'nin Gazze'deki projeleri Yardım Eli, Türk Kızılay Derneği ve İHH gibi Türk yardım kuruluşlarının eliyle uygulanıyor.
 
Gazze El Ezher Üniversitesi'nde ekonomi dalında öğretim görevlisi olan Muin Recep Türk desteğini Al-Monitor'a şöyle değerlendirdi: “Filistinlilerin ablukayla boğulduğu bir ortamda Gazze'deki Türk projeleri Filistin ekonomisi için büyük önem taşıyor. Bu projeler inşaat başta olmak üzere birçok sektöre katkı yaptı. Çok sayıda istihdam olanağı yaratıldı ve bu yoldan ekonomik büyüme arttı, mayısta yüzde 43'le zirve yapan işsizlik oranı aşağı çekildi.”
 
Ancak Recep şu notu da düştü: “Görünen o ki Türkiye Gazze'deki projeleriyle ekonomik getirinin yanı sıra siyasi ağırlık kazanmak, Filistin siyasi süreçlerine etki etmek istiyor.”
 
Türk projelerini takip eden Filistinli bir yetkili adının açıklanmaması kaydıyla Al-Monitor'a şu bilgiyi verdi: “Türk projelerinin tam olarak kaç kişiye istihdam sağladığını tespit etmek zor. Ancak bu projeler Gazze'de neredeyse 10 yıldır devam ediyor. Tahminime göre en az 15 bin kişiye iş sağlanmıştır.”
 
Al-Monitor Gazze'deki bazı Türk projelerini gezdi. Bunlardan biri Türk- Filistin Dostluk Hastanesi idi. 32 bin 400 metre karelik bir alanda 2011'de başlayan hastane inşaatı Gazze İslam Üniversitesi tarafından üstlenildi. 35 milyon dolara mâl olan, modern ameliyathanelere ve radyografi teçhizatına sahip olan hastane tıbbın tüm dallarında hizmet veriyor.
 
Filistin Politika Araştırmaları ve Stratejik Çalışmalar Merkezi'nin araştırma direktörü Halil Şahin Al-Monitor'a yaptığı değerlendirmede şunları söyledi: “Türkiye, 360 kilometre karelik yüzölçümüyle ufak bir coğrafi bölge olan Gazze'nin bölgesel siyasette önemli yer tuttuğunu biliyor, Gazze'deki projelerle Filistin siyasetinde etkisini artırmak istiyor. Türkiye Hamas'a para vermese de ekonomik projeler üzerinden Hamas'ı yönlendirmeye, Hamas'ın siyasi duruşlarını ehlileştirmeye çalışıyor. Çok sayıdaki ekonomik proje nedeniyle Hamas ileride İsrail'le olası bir askeri çatışmayı tartarken kazanç-zarar hesabı yapmak zorunda kalabilir. Çünkü Türk projelerinin tahrip edilmesinden korkar. Yani Hamas'ın artık kaybedeceği bir şeyleri var.”
 
Türkiye'nin önde gelen iş adamlarının da yer aldığı büyük bir Türk ekonomik heyeti 3 Şubat'ta Gazze'ye gelerek Hamas Siyasi Bürosu'nun iki numarası İsmail Haniye ile görüştü. Heyet, Türkiye'nin kuzey Gazze'deki Beyt Hanun'da 10 bin kişiye istihdam sağlayacak bir sanayi bölgesi kurmaya hazır olduğunu teyit etti.
 
Hükümet dışı kuruluşlardan sorumlu eski Filistinli bakan Hasan Asfur 29 Şubat'ta yaptığı çıkışta Türkiye'nin Gazze'de soyunduğu siyasi role Filistin yönetiminin karşı koyması gerektiğini belirtti. Asfur'a göre Türkiye'nin yaptıkları Filistin'in meşruiyetini zedeleyecek, Filistin milletinin Batı Şeria ile Gazze arasında coğrafi olarak bölündüğü bir durum yaratacak ve bir Gazze devletinin kurulması yönünde baskı oluşturacak.
 
Asfur'un bu çıkışı yaptığı günlerde Türkiye İsrail'le uzlaşı görüşmeleri yürütüyordu. İki taraf arasındaki ilişkiler 2010'da İsrail ordusunun Gazze açıklarında Mavi Marmara gemisine saldırması üzerine kopmuştu. Geçtiğimiz aralıkta basına sızan bilgilere göre Türkiye, İsrail'le normalleşmenin şartlarından biri olarak Gazze'de bir köprübaşı elde etmek istiyor.
 
Gazze'nin Dışişleri Bakan Yardımcısı ve kıdemli Hamas mensubu Gazi Hamad ise Al-Monitor'a şöyle konuştu: “Türkiye yaklaşık 10 senedir Gazze'de sağlık, altyapı, eğitim, konut gibi çeşitli alanlarda projeler yürütüyor. Türkler Gazze'deki Filistinlilere cömert davranıyor, Türk yardım kuruluşları Gazze Şeridi'nde daimi ofisler açtı. (…) Ekonomik desteğe paralel olarak Türkiye'nin siyasi tutumları da kimi Arap tutumlarını bir hayli geride bırakıyor. Ancak Gazze'de gerçekleştirdikleri ekonomik projelere rağmen Türkler Hamas'tan belli bir siyasi tutum izlemesini talep etmiş değil. Yardımlar tamamıyla insani amaçlıydı.”
 
Ancak bazılarının dediği gibi Türkiye dâhil pek çok bağışçı ülke bu yardımları sırf hayırseverlik adına yapmıyor. Taraflar bu durumu ne kadar yalanlarsa yalanlasınlar Türkiye'nin maddi ve insani yardımlarının arkasında da siyasi menfaatler olabilir. Türkiye'nin İsrail ablukasına karşı izlediği tutumdan da anlaşıldığı gibi Gazze'de sayısı giderek artan projeler Türkiye'yi Filistin meselesinde kilit bir oyuncu konumuna getirecek.
 
Ne var ki Gazze'nin en yakın komşusu Mısır Türkiye'nin Gazze Şeridi'nde bir köprübaşı tutmasına izin vermek istemiyor. Müslüman Kardeşler liderlerini barındıran Türkiye'yle arası zaten açık olan Mısır, Gazze'yi bir iç mesele olarak telakki ediyor ve bu bağlamda Gazze'de Türk nüfuzunun artmasını doğu sınırında tehdit yaratacak bir durum olarak görüyor.
 
 
Adnan Abu Amer
Al Monitor
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
Kategorideki Diğer Haberler
Öne Çıkan Haberler
İktibaslar