İNTİZAR - Tahran ile dünya güçleri arasındaki nükleer görüşmelerin ortasındaki İran füze ve insansız hava aracı tatbikatları, İslam Cumhuriyeti'nin müzakerelerin başarısız olması halinde Batı ve bölgesel müttefiki İsrail rejiminin askeri harekatla tehdit ettiği bir dönemde müzakerelerdeki diplomatik konumunu artırmak için yaptığı bir önlemdi.
Başından beri yabancı medya ve analistlerin yakından takip ettiği tatbikatlar, caydırıcılığın istenen etkilerini kısa sürede fark ettirdi ve karşı tarafı geçmiş günlerin tehditlerinden geri adım atmaya zorladı. İsrail dışişleri bakanı, birkaç haftalık tehditlerden sonra, çok net bir geri çekilmeyle, İran'a karşı "inanılır" bir askeri seçeneğe ihtiyaç olduğunu söyledi, bu da Tel Aviv'in şu ana kadar İran'ı tehdit ettiği şeyin medya propagandasından başka bir şey olmadığı anlamına geliyor.
Üst düzey bir İsrailli güvenlik yetkilisi, New York Times tarafından aktarıldığına göre, "İran'ın nükleer programına ciddi şekilde zarar verebilecek bir saldırıya hazırlanmak en az iki yıl alır" ifadelerini kullandı.
Bu arada analistler, dünyanın yenilikleri gördüğü füze tatbikatlarının yürütülme şeklinin yanı sıra sofistike ve kesin detayların, tehditleri boşa çıkarmanın ve Tel Aviv'i başlangıçtaki acımasız pozisyonlarından geri döndürmenin ana nedeni olduğu konusunda hemfikir.
İran'ın sert savunması
Kuşkusuz, son tatbikatın ilk önemli mesajı, İran savunma sanayisindeki bilim adamları ve seçkinlerin en son girişimlerine ve başarılarına dayanarak savunma kapasitesinin seviyesini test etmek ve geliştirmekti. Aslında son tatbikat, çok katmanlı savunma sistemleri göz önüne alındığında, İran'ın düşmanlarının güçlü bir savunma kalesinden geçerek çok zor ve karmaşık bir görev üstleneceğini gösterdi. İstihbarat kaynaklı Debkafile haber sitesi benzeri İsrail medyası, Samen gelişmiş radarı ile entegre 15 Hordad füze sistemi gibi Peygamber 17 askeri eğitiminde savunma sistemlerinin kullanılmasına dikkat çekti. Yerli olarak geliştirilen batarya, İran hava sahasını ihlal ettiği için Haziran 2019'da Basra Körfezi üzerinde RQ-4A US Global Hawk gizli insansız hava aracını düşürdü. Tatbikatların iletmesi gereken bir mesaj vardı: İran hava sahası düşmanın gizli uçakları için bile güvenli değil.
Geniş savaş menzili
Son tatbikatların herhangi bir yanlış hesaplamaya karşı uyarılan Batı ve Tel Aviv'e verdiği bir diğer önemli mesaj, İran'ın herhangi bir potansiyel savaşın operasyonel ve zamansal kapsamını genişletmeye hazır olduğuydu. Son tatbikatlarda İran'ın önemli şehirlerinde yeraltı siperleri ve savunma tesislerinin oluşturulması, olası bir çatışmada düşmana karşı koymak için uygulanan taktiklerden biriydi.
Bu, İslam Cumhuriyeti'nin nükleer tesislerine yönelik herhangi bir askeri harekatı kesinlikle cevapsız bırakmayacağı ve diğer yandan saldırganları tam olarak cezalandırmak için savaşın kapsamını genişletmekten çekinmeyeceği anlamına geliyor.
İslam Devrim Muhafızları Kolordusu (IRGC) komutanı Tümgeneral Hüseyin Salami, tatbikatın kapanış töreninde yaptığı konuşmada, "Gerçek operasyonlar ile askeri tatbikatlar arasındaki fark, yalnızca füze fırlatma açısındaki bir değişikliktir" dedi.
Karınca kolonisine kaynamış su dökmek
Füze denemesinin kuşkusuz düşman için en korkutucu yanı, İsrail medyasının dikkatini çeken İsrail Dimona nükleer tesisine yapılan saldırının simülasyonuydu. Tatbikatlar sırasında füze kuvvetleri, aynı anda 16 balistik füze ve beş intihar uçağı fırlatarak İsrail'in Dimona nükleer merkezine simüle edilmiş bir saldırıyı başarıyla gerçekleştirdi.
İsrailli Jerusalem Post gazetesi, Devrim Muhafızları tatbikatlarına ve İsrail'in nükleer tesisine yönelik saldırı simülasyonuna atıfta bulunarak, bunun İran'ın İsrail'e saldırmak için askeri yeteneklerinin yeni bir seviyesini gösterdiğini yazdı.
Jerusalem Post, "Bu, geçmişte olduğundan daha önemli, çünkü İran, Dimona nükleer tesisine saldırmakla tehdit ediyor, retorikte tehlikeli bir tırmanış. Tahran'ın insansız hava aracı programının ve yeni teknolojisinin bazı yönlerini ifşa etmesiyle de bağlantılı" dedi.
Raporda, Irak, Suriye, Lübnan, Filistin ve Yemen'i kapsayan İran liderliğindeki Direniş Ekseni adlı bloğun Şubat ayında Irak'taki Amerikan üslerine ve ayrıca Suriye'deki El Tanf üssüne yönelik saldırılar için insansız hava araçlarının pratik olarak kullanılması ve ayrıca 2018'de Suriye'deki T4 askeri üssünden uçurulan İHA'ları kullanarak İsrail hava sahasına sızmasının İran füze ve insansız hava aracı müdahale tehditlerine tam operasyonel destek olduğu belirtildi.
İslam Cumhuriyeti, İsrail nükleer tesisine yönelik bir saldırıyı simüle ederek, tesisin konumu, savunma mekanizmaları ve savunma sistemlerinden nasıl geçebileceği konusunda doğru ve hesaplanmış bilgilere sahip olduğunu ve sadece bir füze kabiliyeti gösterisinden ibaret olmadığını gösterdi.
İsrail'in İran topraklarından olan uzun mesafesi ve Suriye, Lübnan ve Gazze'den Direniş tarafından kuşatılmış olması, işgal altındaki toprakları İran füzelerinin erişimine tamamen açık hale getirirken, buna karşılık Tel Aviv etkili bir şekilde İran'a ulaşamıyor. Sığ toprak derinliği yani yeteri kadar büyüklüğe sahip olmaması sebebiyle, İsrail nükleer tesisindeki herhangi bir olay, İsrail topraklarının büyük bir bölümünü yaşanmaz hale getirebilir.
İsrailli liderler kamuoyunda kabul görme krizinden muzdaripken, popülerlik peşinde bu tür İran karşıtı açıklamalar yaparak dikkatleri başka yöne çekmeye çalışıyorlar. Ancak İran, her zaman yanıt vermeye hazır olmakla birlikte, onları ciddiye almıyor.
İran, İsrail rejimini bu tür tehditlerin boyutunda görmese de, tatbikatlarla Tel Aviv'e bir mesaj göndererek, en olası senaryolara bile hazır olduğunu ve şimdiden planlar hazırladığını bildirdi. Tahran, herhangi bir saldırganlığa yanıtın uzun sürmeyeceğini ve düşmanın nükleer tesislerine saldırmak gibi aptalca eyleminden sadece birkaç saniye sonra, saldırganların üzerine füze yağmuru yağacağını açıkça belirtti.
Al Waght