69491-cats.jpg

Ensarallah: Yemen'in tarım devriminin öncüsü

Yemen bağlamında, tarım arazilerinin aşiret toprak ağalarından köylülere kamulaştırılması, Suudi Arabistan'ın ülke üzerindeki etkisini ve dolayısıyla ABD, Birleşik Krallık, Avrupa Birliği ve IMF ve Dünya Bankası gibi liberal finans kurumlarının İmparatorluğun kendisini oluşturan tüm bileşenlerinin etkisini aktif olarak azaltmaktadır. Yemen, her hasatla sömürge olmaktan kurtuluyor.

1 Eylül 2022 Perşembe

İNTİZAR - Bu yıl 19 Ağustos'ta, Ensarallah yanlısı Yemenli halk şarkıcısı Salim El Mesudi, doğrulanmış Youtube kanalında yeni bir şarkı yayınladı.

“Kendi kendine yeterlilik sistemi inşaatın temelidir ve tarımla ekonomi cephesini güçlendiriyoruz” diye devam ediyor şarkı.

El Mesudi'nin şarkısı, son yıllarda yalnızca bir tarım temasıyla ilgilenen birçok şarkıdan biri ve büyük ölçüde Yemen'in savaşta yıpranmış, unutulmuş tarım sektöründe devam eden temel değişikliklerin simgesi. Ensarallah'ın şimdi geliştirmeye öncülük ettiği bir sektör.

Araştırmacı Zaid Ali Basha'ya göre, Yemen, Yemen'i küresel kapitalist sisteme dahil etmek amacıyla yüzyıllarca süren ustaca kooperatif agro-ekolojinin yerini aşırı derecede kredilere ve ithalata bağımlı bir ekonomik modelle değiştirecek bir dizi büyük gerileme yaşadığı 1960'lara kadar tarımsal olarak kendi kendine yeterliydi.

Yemen'in küresel piyasa kapitalizminin bir parçası olması yönündeki bu ısrar, gıda konusunda kendi kendine yeten bir ülkeyi gıda güvensizliği ile karşı karşıya bir ülke durumuna dönüştürdü. Yemen bugün Arap dünyasının en fakir ülkesi - zar zor var olma durumunda.

Ülkenin tarımını kendi kendine yeterli seviyelere getirme niyetiyle herhangi bir Yemenli modernleştirici, yükselen ve kendi kendine yeten bir Yemen'in Suudi hanedanının bölgesel etkisine ve genişlemesine zarar vereceğinden korkan komşu Suudi Arabistan'dan güçlü ve aşırı şiddetli bir muhalefetle karşılaştı. Yemen'in kuzeyindeki Arap Cumhuriyeti'nin solcu cumhurbaşkanı İbrahim el-Hamdi, beş yıllık planının meyveleri toplanamadan 1977'de öldürüldü. El-Hamdi, 1970'lerin başında Yemen'de mevcut olan aşiret-feodalist "güç merkezlerinin" aksine, ülkenin kendine ait birçok tarım kooperatifini Yemen devletinin yararına tek bir birlik halinde birleştirmekle tanınır.

“Bir el korur, diğer el inşa eder" Yemen'in merhum devrimci başkanı Salih El Sammed'ın Yemen'deki savaşın üst üste üçüncü yılı olan 26 Mart 2018'de Yemenli kitlelere hitap ederken benimsediği slogandı. Bu slogan, daha geniş Ensarallah hareketinin benimsediği anti-kapitalist, anti-sömürge ekonomik ve politik stratejileri birbirine bağlar. Yemen'in bir bütün olarak savunmasını güçlendirmek için, iki cephe - savaş cephesi ve kalkınma cephesi - aralarında hiçbir anlam ve önem farkı olmaksızın eşit bir şekilde güçlendirilmelidir. Bu Strateji, Yemen devletinin tüm yeteneklerini, yollar, köprüler, tarım arazileri, tüneller ve kamusal rekreasyon gibi İmparatorluğun yok ettiği şeyleri inşa eden ve İmparatorluğun inşa ettiği şeyleri yok eden tek bir tek tip organ halinde harekete geçirmeye dayanıyor: askeri üsler, askeri oluşumlar, istilalar, sömürü sistemleri, vb.

Çoğunlukla indirgemeci "Husi isyancılar" terimiyle bilinen Ensarallah hareketi, ülkenin tarım sektörünün gelişimi için bu açık anti-kapitalist ekonomik stratejiyi benimsedi ve ilerleme, sadece 10 yıl önce hayal bile edilemeyecek çeşitli şekillerde ortaya çıktı.

Genellikle Ensarallah grubunun fiili manifestosu olarak kabul edilen bir belge olan Yüksek Siyasi Konsey tarafından 2019 yılında yayınlanan Milli Görüş belgesine göre, geleneksel bir tarım sektörünün, deniz yaşamının atıkları ve kirlenmesi, su kaynaklarının kullanımı ve kirletici pestisitlerin aşırı kullanımı ile birleştiğinde, tarımın düşüşe katkıda bulunduğu kabul edilmektedir.

Sorunları anlıyor ve kabul ediyorlar ve son olaylar, sorunları azaltma konusunda ciddi olduklarını kanıtladı.

21 Eylül 2014 Halk Devrimi'nden sonra, Ensarallah destekli yetkililer, açık malzeme analizine dayalı tarım reformu için etkili planlar geliştirmek üzere Yüksek Tarım ve Balıkçılık Komitesi'ni kurdu. Komite, Yemen nüfusunun tüm katmanlarının katıldığı kolektif emeği canlandırmakla görevli önde gelen bir kooperatif olarak Bunyan Kalkınma Vakfı'nın kurulmasına yardımcı oldu. Savaş ve bombardıman, Ensarallah'ın “Tarımsal Rönesans” dediği şeyin bazı yönlerine engel olmuş olabilir, ancak genel olarak başarılı oldu. Bir yönüyle Yemen, devrimden önce yılda 20 bin tona kadar ithal ettiği temel gıda maddesi olan sarımsak üretiminde tam bir kendi kendine yeterliliğe ulaştı.

Tahıl tarımı bağlamında, yalnızca 2021'de gençlik araştırma gönüllüleri tarafından su kaynakları, toprak ve bitki örtüsü gibi çevresel durumun genel bir değerlendirmesini geliştirmeye odaklanan 19 çalışma uygulandı. Bunyan Vakfı, bu araştırmacılara, karşılığında Yemen'in kolektif olarak örgütlenmiş köylülerinin ceplerine yatırılacak olan bir miktar para ile yardım etti.

Tarımsal bir rönesansa yapılan bu yatırım, Ensarallah'ın aktif olarak öncülük ettiği benzersiz ve gelişen bir döngüsel ekonomi yaklaşımı oluşturmaktadır. Yüksek Siyasi Konsey ve Ulusal Kurtuluş Hükümeti, daha geniş Ensarallah hareketi tarafından desteklenmekte ve sahip çıkmaktadır ve temsil ettiği insanların çıkarları doğrultusunda hareket etmektedir. Genel olarak çiftçilikle, Kurtuluş Hükümeti tarafından güneş enerjisine vergi muafiyeti uygulandı ve çiftçilerin ve tarım kooperatiflerinin yeniden kullanılabilir ve sürdürülebilir enerji yoluyla çiftliklerine, ekipmanlarına ve özellikle su kuyularına güç vermelerini sağladı. Bu da, İmparatorluğun tarihsel bir çıkarı olan iki kaynak olan, köylülüğün petrol ve gaza olan bağımlılığını azaltıyor.

Ensarallah yönetimindeki Yemen, toprak sahiplerinin gücünün ve servetinin neredeyse Marksist bir tarzda aktif olarak azaldığı bir ülkedir. 2022 yılının Mayıs ayında, tarım devriminin üçüncü aşaması, Yüksek Tarım Komitesi tarafından başlatıldı ve bu, tüm ülke genelinde tarım arazilerinin kamulaştırılmasıyla sonuçlandı. Yemen'in batısındaki Tihama bölgesinde 104 bin hektarlık arazi tarım için kamulaştırıldı. Ve bu, Ensarallah'ın ekonomik planının sadece bir örneği olsa da, aynı hikaye Dhamar, Saadah ve başka yerlerde de yaşanıyor.

Tarım devrimi, Yemen'in 600 yıllık kahve kültürünün yeniden canlanmasına da yol açtı. “Kahve Devrimi”, çiftçilerin uygun eğitimi ve çiftliklerin ve pazarların genel gözetimi yoluyla kahve yetiştiriciliğini artırmayı amaçlayan daha geniş tarımsal rönesansla doğrudan bağlantılı bir girişimdir. Onlarca yıldır Yemen'e özgü olan gat gibi bir uyarıcı yavaş yavaş kullanımdan kaldırılıyor ve yerini kahve bitkileri alıyor. 2022 yılının Şubat ayında Saadah Valisi Muhammed Cabir Avad ve Şura Meclisi üyesi Abdullah El Kasimi tarafından, günümüzde aktif olarak devam eden bir proje olan tüm gat ağaçlarının kahve ve badem ile değiştirileceğini duyurmuştu.

Zaid Ali Basha, araştırmasında özellikle gat konusunda, uyarıcının Yemen'in nüfusunda Salih'in kleptokrat diktatörlüğünün ve onun “katlordlar” dediği, toprak sahiplerinin gat ekiminden kar elde etmesinin lehine büyüdüğünü savunuyor. Devlete teslim olan “siyasi olarak bağlantısız bir vatandaş” yarattıklarından, gat kullanımı ve kötüye kullanımı hafifletilmedi. Kitleler için tam bir opioid (vücutta morfin gibi etki gösteren kimyasal maddelerdir). Halk, psikoaktif bir uyarıcının aktif ve günlük tüketiminden dolayı “mutlu” olduğu sürece, devlet onyıllarca küçük bir muhalefete karşı halkı baskılayabilir, ezebilir ve sömürebilirdi.

Tarım devrimi, Yemen'in şu anda ve son yedi yıldır karşı karşıya olduğu daha geniş krizin büyük ölçüde göz ardı edilen bir tarafıdır ve belki de - eğer bu kadar cesur olmak gerekirse - genel olarak krizin tek "olumlu tarafı"dır. Yemen'e dayatılan korkunç koşullar, Yemen halkını, sürdürülemez olduğu kanıtlanan ve ülkenin düşmanları tarafından bir silah gibi kullanılan yabancı ithalata aşırı bağımlı bir ekonomi yerine, yalnızca ve doğrudan ulusal ve yerel ürünlere güvenmeye zorladı: “Ekmediğini yiyip, dokumadığını giyen bir milletin vay haline”, Ensarallah'ın ekonomik planının neyle ilgili olduğunu çok güzel bir şekilde birbirine bağlayan yaygın bir Arap atasözü.

Ensarallah'ın savaş, açlık ve sakat bırakan bir abluka ile karşı karşıya kalırken kurmayı başardığı şey, en iyi Yugoslavya işçi özyönetimine benzer olarak tanımlanabilecek, ancak açıkça sosyalist estetik ve ton içermeyen bir sistemdir. Aslında bu sistem, İbrahim El Hamdi'nin beş yıllık planıyla kurmaya çalıştığı, ancak 1977'deki ölümüyle birlikte gerçekleştiremediği sistemdi. Sana'daki devlet, tarım arazilerini kontrol etmiyor ve tarım ürünlerinin üretimini dikte etmiyor. Tarım arazileri ve üretim, tamamen Yemen köylülerinin sahip olduğu ve yönettiği kooperatifler tarafından kontrol edilmektedir. Bir ülkenin dekolonizasyon sürecinin daha geniş kapsamı içinde ne yapması gerektiğine dair zekice bir vaka çalışması. Yemen bağlamında, tarım arazilerinin aşiret toprak ağalarından köylülere kamulaştırılması, Suudi Arabistan'ın ülke üzerindeki etkisini ve dolayısıyla ABD, Birleşik Krallık, Avrupa Birliği ve IMF ve Dünya Bankası gibi liberal finans kurumlarının İmparatorluğun kendisini oluşturan tüm bileşenlerinin etkisini aktif olarak azaltmaktadır.

Yemen, her hasatla sömürge olmaktan kurtuluyor.

Rune Agerhus
Al Mayadeen
Kategorideki Diğer Haberler
Öne Çıkan Haberler
İktibaslar