İNTİZAR - Suudi Arabistan Kralı Abdullah'ın bu günlerde hastahaneye kaldırılması sebebiyle ortaya çıkan belirsizlikler, özellikle bölgedeki bir çok istikrarsızlaştırma operasyonunun arkasındaki en önemli faili olarak geleceğe dair bir çok önemli gelişmeye neden olacakmış gibi duruyor. Bu sebeple hem İRİB ve hem de MHA'da yer alan iki haber yorum yazısını birleştirerek dikkatinize sunuyoruz.
İRİB Türkeçe servisinde Seyid Rezi İmadi imzasıyala yapılan değerlendirme;
Suudi Arabistan kralı Abdullah'ın zatürree teşhisi ile hastaneye kaldırılması ve durumunun ağırlaşması haberi, Arabistan'daki iki önemli stratejinin belirsizleşmesi ve bazı prenslerin uyarılarda bulunmasına sebep oldu. Suudi krallık divanı geçen hafta yayınladığı bildirisinde 90 yaşındaki kral Abdullah'ın Riyad'daki "Kral" Abdullah" hastanesine kaldırıldığını ve tıbbi müdahaleler yapıldığını bildirdi. Yaşlı kral Abdullah'ın kansere yakalanmış olması nedeni ile ölüm haberinin yayınlanması söz konusudur. zira daha önceleri kralın hastalığı ve hastaneye kaldırılması haberi hemen ilan edilmez ve gecikmeli bildirilirdi. Fakat geçen hafta kral Abdullah'ın hastaneye kaldırıldığı haberi hemen yayınlandı. Kral Abdullah'ın ölmesi halinde prensler ve Abdulaziz torunları iktidar savaşını başlatacaklardır.
Hiç şüphesiz Kral Abdullah'ın ölmesi halinde Arabistan, iç ve dış siyasette yeni gelişmelere sahne olacak. Suudi Arabistan krallığının dış politikadaki iki olay büyük önem taşımaktadır. Bunlardan birisi Suudi sarayının yeni petrol politikasıdır. Suudi krallığı son aylarda Amerika'nın direktifleri doğrultusunda, İran İslam cumhuriyetiyle Rusya'ya baskı kurmak amacıyla petrol fiyatını varil başına yarıya indirdi. Fakat petrol fiyatındaki bu düşüş, petrol üreticisi ülkeleri ve hatta Arabistan'ın ekonomisini bile olumsuz etkilemektedir. Suud prensi ve Arabistan "Kingdom Holding" finans şirketinin başkanı milyarder Velid Bin Tellal, petrol politikasının Arabistan ekonomisini de olumsuz etkilerken, milli döviz fonu birikimlerini de tehdit ettiğini, bu yüzden ekonominin tehlike noktasına ulaştığını söyledi. Kral Abdullah'ın hastaneye kaldırılması haberinden hemen sonra, Arabistan borsası endeksi yüzde 5 puan düştü. Kral Abdullah'ın ölümü Arabistan yönetiminin petrol fiyatlarını düşürme politikasından doğan olumsuzlukları arttırabilir.
Suudi Arabistan krallığının özellikle son dört yılda izlediği çarpık politikalardan biri tekfirci teröristleri beslemesi ve örgütlendirmesidir. Suudi krallığının IŞİD gibi tekfirci teröristleri destekleme amacı, Suriye hükümetini devirmek, Irak devletini baskı altında tutup zayıf düşürmek ve İran İslam cumhuriyetinin gelişen Ortadoğu konumu ve etkinliğini durdurmaktı. Fakat Suudi krallığının tekfirci teröristleri yönetme ve yönlendirme politikası yenilgiye uğradı. Nitekim kontrolden çıkan tekfirci teröristler, Suudi hanedanı rejimini bile tehdit etmeye başladı.
Kral Abdullah'ın ölüm döşeğinde olması veya ölmüş olması, Suudi krallığının dış politikadaki petrol fiyatlarını düşürme girişimi ve tekfirci teröristleri destekleme kararı gibi iki stratejisi hakkında belirsizlik devam ediyor. Eğer Suudi krallığı petrol fiyatını düşürme kararını sürdürürse, Arabistan'daki siyasi ve ekonomik istikrarsızlık gelişerek devam edecek. Suudi krallığı İslam ülkelerindeki tekfirci teröristleri desteklerse, sayıları artmış olan ve kontrolden çıkmış olan tekfirci teröristler, bumerang gibi geri dönüp Suudi krallık rejimini de içten içe vuracak. Çünkü bu tekfirci terörist örgütlerin yönlendirilmesi çok zor olacak
MehrNews Türkçe servisinde yer alan değerlendirme;
Suudi Arabistan Kralı bu günlerde hasta, ama Kral Abdullah sonrası Suudiler'i ne türlü zorluklar bekliyor?
Mehr Haber Ajansı'nın Almaslah haber sitesinden aktrdığı habere göre, Kral Abdullah sonrası Suudi Arabistan siyasi rejimini bir çok tehdit ve zorluk beklemekte ve bunları başnda ise:
1- Ortadoğu'da halen devam eden savaşlar ve Suudiler'in bu savaşların bir çoğunda doğrudan ve ya dolaylı bir şekilde iştirak etmesi, nazarın Suriye, Bahreyn, Yemen, Irak ve Libya'daki savaşlar veya iç karışıklıklar.
2- IŞİD veya kendileri gibi düşünmeyen diğer müslüman veya başka dinlere mensup insanları tekfir eden diğer Tekfiri terör örgütlerinin Suudiler'in yanlış politikaları yüzünden halk arasında bile büyük tabana sahip olması.
3- Suudi Hanedanı'nın resmi mezhep olarak seçtiği Vehabilik ve bu mezhebe dayalı olarak İslam dininin yanlış yorumu, ve bu yanlış yorumlamaların Suudi Arabistan aydın kesimi tarafından kabul görmemesi.
4- Suudiler'in yıllar boyunca kendileri gibi düşünmeyenler ve özellikle de Ehli Beyt aşıkları, Liberaller ve diğer siyasi ve dini aydınlar hakkında uyguladıkları zülüm ve baskı rejimi.
5- Suudi Hanedanı ve Vehabi din adamları arasında IŞİD ve diğer Tekfiri terör örgütleri hakkında son zamanda patlak veren fikir ayrılığı.
6- Tam petrole dayalı zayıf ekonomik altyapı ve son zamandaki Rusya ve İran ekonomisine darbe vurmak amaçlı Amerikan siyasetini körü körüne izleyerek uluslararası petrol fiyatlarını düşürme çabası.
7- Suudiler'in Suriye başta olmak üzere, Irak, Lübnan ve Yemen'de yenilgiye uğramaları ve batı tarafından Tekfiri terör gruplarına yardım ve yataklık etmekle suçlanmak.
gibi nedenler ve başlıklar gelmekte.
Bu nedenlerden dolayı 90 yşını bulan Suudi Kralı Abdullah'ın bu günlerde hastalığının kötüleşmesi Suudi Arabistan geleceği ile ilgili merakları ve kuşkuları artırmaktadır.