İNTİZAR - Yemen'in başkenti, San'ada bir çok yabancı elçiliklerin kapanmasından sonra, çalışmalarını büyük çaplı bir iç savaşın başlaması ve Yemen'in de ikinci Suriye'ye dönüşmesi için güneydeki Aden şehrinin merkez haline gelmesi yönünde yoğunlaştırdı. Suud hanedanının bu alandaki çalışmalarından biri de başkentin emniyetsiz olduğu algısını oluşturarak yabancı elçiliklerin kapanmasını ve diplomatik işlerin Aden'deki konsolosluklar vasıtasıyla yapılmasını, sonra bu dalgayı batı ülkelerine kadar yayarak büyük elçiliklerini kapatan ülke sayısını iki haneli rakamlara çıkarmak yönündedir.
Böylesi bir siyasi tutumun hedefi, Yemen'in güneyindeki Ehl-i Sünnet arasında özellikle de yakın zamana kadar bağımsızlık iddiasında bulunan Aden'de yaşayan vatandaşlar arasında daha fazla bir özgüven duygusu oluşturmaktır. İkinci olarak yabancı ülkelerin dizginlerini ele almak ve onların ilişkilerini Güney Yemen'deki ayrılıkçılarla sınırlandırmaktır. Bunlara ek olarak yabancı ülkelerle doğrudan ilişki yollarını güneydeki ayrılıkçılara tahsis ederek, resmen iç savaşın başlaması halinde, bu fırsattan yararlanarak (yabancı ülkelerle irtibat) mümkün olan azami faydayı elde etmelerini sağlamaktır.
Suud hanedanının bir başka adımı da Yemen'deki devrimci devleti zayıflatmak ve Yemen kabilelerini Ensarullah hareketi aleyhine birleştirip onlara acil askeri eğitim vermek doğrultusundadır. Bu alanda geçğimiz hafta Suud hanedanına bağlı "Ukaz" gazetesi "Al-i Ahmar" kabilesinin büyükleri ve reislerinin Riyad ve Taif'te oldukları yönünde haber yapmıştır. Bu ziyaretin önemli kılan nokta, Al-i Ahmar kabilesinin Yemen'deki uzun iktidar geçmişi ve Ensarullah hareketindeki Şiilere karşı savaş vermiş olmasıdır. Al-i Ahmar şeyhlerinden biri bu konuda Sky News Arabic'e şunları söylemiştir: "Al-i Ahmar her zaman Husileri bastırmıştır. Yaklaşık yirmi yıl önce Riyad'daki yöneticiler önemsemediklerinden dolayı, bizi destekleme konusunda zayıf kaldılar ve ilk kez Sa'da'da (Kuzey Yemen, Şiaların merkezi) Husiler karşısında yenildik. Al-i Ahmar ve Suudi ittifakının tekrarlanmasıyla isyancıları (Ensarullah kast edilmektedir) evlerine geri göndermek mümkün olacaktır."
Al-i Ahmar kabilesi liderlerinin Riyad'da bulunmalarıyla eş zamanlı olarak Suud hanedanının Yemen kabilelerinin merkez ve kuzeyde bulunan Şiilere karşı iç savaşta iş birliği yapmaları için çalışmalara başladığı bildirilmektedir. Bu alanda, Sky News "güney kabileleri liderleri meclisi" oluşturmak için çalışmalara başladığı haberini verdi ve açıkça "Bu proje Riyad tarafından ciddiyetle takip edilmektedir" diye yazdı. Söylendiğine göre şimdiye kadar bunlara ek olarak Hadramavt kabileleri Al-i Ferid ve Kinde de bu toplantıya olumlu baktıklarını bildirdiler ve bu müzakereler "Bukeyl" kabilesiyle de ciddi bir şekilde devam etmektedir.
Günümüzde Yemen halkının % 85'i kabile hayatını sürdürmektedir ve hatta Yemen'in en önemli bakanlıklarından biri "Kabileler arası uyum ve bağlılık" bakanlığıdır. Arap ülkeleri arasında, Yemen ve Libya diğer bütün Arap ülkelerinden daha çok kabilelerin etkin olduğu ülkelerdir ve eğer Suudi Arabistan kabileler arasın bir fitne çıkarmayı başarırsa, güneyinde bulunan bu ülkede onlarca yıl sürecek yıkıcı bir iç savaş çıkarabilir.
Bu konuda, Suud hanedanının Ensarullah hareketi karşısında bir ordu kurma (Özgür Suriye Ordusu benzeri) çabalarını da eklemek lazımdır. Ensarullah'ın başkente girmesinden önce Yemen'in son genel kurmay başkanı Benqi Ahmer kabilesinin bir üyesi olan General "Ali Muhsin el-Ahmer"di. Ali Muhsin, Yemen'in önceki hükümetinin en müfsid şahsiyetlerinden biriydi, ülkeden kaçmasından sonra sadece evinde 400 milyon dolar değerinde altın ve para bulunmuştur. Yemen'in sabık genel kurmay başkanı ve Ensarullah'ın amansız düşmanı Riyad'da yaşamaktadır ve güneyde Ensarullah'a ve devrimci hükümete karşı savaşmak amacıyla kapsayıcı bir ordu oluşturmak istediğini resmen açıklamıştır.
Suud hanedanının Yemen milletine olan düşmanlığı o derece büyüktür ki, Riyad'daki yöneticiler Yemen'deki inkılapçıları yollarından çevirmek ve tekrar kendi müttefiklerini başa getirmek için geleneksel yöntemlerini terk edip, açıktan düşmanlarıyla ittifak etmişlerdir. El-Kuds el-Arabi gazetesi geçen hafta yayınladığı bir haberinde, Suudi Arabistan'nın Aden'deki (Güney Yemen)siyasi temsilcisinin "Islah için Yemenliler Topluluğu" grubuyla işbirliği için görüşmelerde bulunduğunu bildirdir. Bu grup İhvan-ı Müslimin'in Yemen kolu olarak kabul edilmektedir ve Doha ile Riyad arasındaki ilişkileri zedeleme pahasına Mısır'da resimi olarak İhvan ile savaşan Suud hanedanı, şimdi Yemen'deki inkılapçılara karşı durma zorunluluğundan dolayı tavır değiştirdi.
El-Kuds el-Arabi başka bir haberinde, gayri resmi danışmanlar aracılığıyla Suud hanedanı ve Yemen el-Kaidesi'nin müzakere halinde olduklarını ve "Özgür Ordu ve el-Nusra" modelini Yemen'de hayata geçirmek, kabile orduları ve el-Kaide arasında ortak bir komuta merkezi oluşturarak Yemen'de bir iç savaş çıkarmak üzere çalışmalar yürüttüklerini aktardı.
Çev. Muaz Pazarbaşı