İNTİZAR - Yemen ve Bayreyn'de devam eden direniş Suudi Arabistan için oldukça büyük bir öneme sahip. Zira Suriye, Irak ve Libya'daki krize vekilleri olan terör örgütleri vasıtası ile müdahil olan Suud rejimi Yemen ve Bahreyn'e direk müdahalede bulunarak ortaya çıkabilecek sonucun aynı zamanda kendi geleceğini de direk etkilemesi seçeneğini de tercih etmiş oldu. Bu sebeple Yemen ve Bahreyn'de kendi lehine sonuç elde edememesi sebebiyle hırçınlaşması saldırılarının da devam etmesine neden oluyor. Görünen o ki Yemen ve Bahreyn direnişinin varlığını sürdürdürmesi, Suud rejiminin de geleceğinden endişe etmesine ve böylece daha fazla hataya sürüklenmesine sebep olacağa benziyor. Bu çerçevede bilgiler içeren İRİB'de yayınlanan aşağıdaki yazıları dikkatinize sunuyoruz;
Suudi Arabistan direniş devam ettikçe Yemen halkına saldırılarını sürdürüyor
Yemen'de çatışma tarafları arasında yeni tur müzakerelerin eşiğinde, saldırgan Suudi savaş uçakları, dün ve bugün, başkent Sana başta olmak üzere Yemen'in muhtelif noktalarını bombaladı.
BM'nin Yemen Özel Temsilcisi İsmail Veled Şeyh Ahmet, Yemen'de çatışma tarafları ve siyasi partilerin Amman'ın başkentinde barış müzakerelerine gelecek hafta yeniden başlaması konusunda anlaştıklarını belirtti.
Daha önceki müzakereler, BM'nin aracılığıyla Cenevre'de sonuçsuz kalmıştı.
Suudi savaş uçakları dün, başkent Sana'nın Atan bölgesini ve ülkenin batısındaki Hudeyde eyaletine bağlı el-Huha limanını iki kez hedef aldı.
Suudi rejiminin hava saldırıları sonucunda 9 Yemenli hayatını kaybetti
Suudi savaş uçaklarının ülkenin güneyindeki Taiz eyaletine düzenlediği saldırılarda 9 Yemenli hayatını kaybetti.
Suudi uçakları ayrıca, Yemen'in resmi televizyonu binasını birkaç kez bombalayarak, bu televizyonun Al-i Suud rejiminin Yemen halkına karşı cinayetleriyle ilgili haber yayınlamasını engellemeye çalıştı.
Suud rejiminin askeri üssü geri alma çabaları başarısız kaldı
Sahadan alınan haberlere göre, Yemen ordusu ve halk komiteleri, Suudi birliklerinin Cizan eyaletindeki Dar en-Nasr askeri üssünü geri alma çabalarını başarısız bıraktı, çıkan çatışmada, gelişmiş iki Suudi tankı ve bir askeri araç, Yemenli birliklerin eline geçti.
Yemenli birlikler, ayrıca, Suudi Arabistan'a ait iki askeri aracı imha ederek, Suudi askerlerini geri püskürttü.
Bu habere göre, Yemen ordusu ve halk komiteleri, Marib, Taiz ve ülkenin güneyinde tekfirciler ve Suudi Arabistan'ın uşaklarıyla çatışmaya devam ediyor.
Taiz'in bölgelerinden birinde sağlanan huzur ve güvenliğin ardından göçmenlerin kendi evlerine dönmeye başladığı da bildiriliyor.
Suud rejimi Hac mevsiminde de saldırılarına devam ediyor
Suudi Arabistan'ın Yemen halkına yönelik devam eden cinayetlerine tepki gösteren İran Dışişleri Bakan Yardımcısı Hüseyin Emir Abullahiyan, Temettü haccının başlamasıyla birlikte Yemen'e saldırılarını sürdürdüğü için Suudi Arabistan'ı eleştirdi, bu saldırıların temettü mevsiminde sürmenin, yapıcı diplomasi ve barışın göz ardı edildiğini gösterdiğini kaydetti.
İran Dışişleri Bakan Yardımcısı, " Yemen'de askeri alanda kimse kazanmayacak" vurgusunu yaparak, İran'ın Suudi Arabistan'ın Yemen krizinden çıkışı için uygun siyasi çözüm sunduğunu ve bütün Yemenli gruplar arasında ulusal diyalogu desteklediğini ifade etti.
Emir Abullahiyan sözlerinin devamında, BM'nin Yemen'e insani yardım gönderme, insanlık dışı ablukayı kaldırma ve bu ülkede çatışma ve akan kanı durdurma çabalarının, Suudi Arabistan'ın eşlik etmemesi ve bazı Arap ve Batı ülkelerinin soru işareti oluşturan sessizliğini sebebiyle sonuçsuz kaldığını vurguladı.
Batılı haber kanalları bile sivillere saldırısına rağmen Batının Suud rejimini desteklemesine dikkat çekiyor
Suudi Arabistan'ın Yemen'e saldırıları devam ederken, BBC tv kanalı, ABD ve İngiltere'nin Suudi Arabistan'ın Yemen'de sivillere saldırılarına rağmen destek verdiğini itiraf etti.
BBC'nin muhabiri, Yemen'den aktardığı haberde, Suudi Arabistan'ın sivillere saldırı görüntülerini yayınlayarak, bu saldırıların BM Güvenlik Konseyi'nin onayı ve bu ülkeye silah ve bomba satan ABD ve İngiltere'nin desteğiyle gerçekleştiğini bildirdi.
BBC muhabiri, ABD ve İngiltere'nin Suudi Arabistan'a sadece silah satmakla kalmadığını, Yemen karşıtı koalisyon güçlerinin komuta bölümünde, koordinasyon odası da olduğunu aktardı.
Bahreyn'de Halk Gösterileri Devam Ediyor
Bahreyn'in çeşitli noktalarında düzenlenen gösteride, tutuklu öğrenci ve öğretmenlere destek verildi.
Bahreyn'de devam eden gösteriler tutuklu öğrenci ve öğretmenlerle dayanışmayı amaçlıyor
Çok sayıda Bahreynlinin katılımıyla düzenlenen gösterilerde, eylemciler, Bahreyn rejimi devrilsin diye sloganlar atarak, Al-i Halife rejiminin hapishanelerde tutulan öğrenciler ve öğretmenlerle dayanışma içinde olduklarını belirtti.
"Tutuklular, eğitim hizmetlerinden yoksun bırakılmıştır" sloganı atan Sitreli eylemciler, tutuklu öğrencilerin serbest kalmasını istedi.
Eylemciler, Al-i Halife rejimin siyasi tutuklulara yönelik işlediği cinayetlerine karşı öfkeli olduklarını ilan ettiler.
Devam eden gösterilerde Bahreyn rejimine karşı mücadelede kararlılık da devam ediyor
Mukabe bölgesinde yaşayan Bahreynliler de, rejimin devrilmesi için sloganlara atarak, Al-i Halife rejimine karşı mücadele meydanlarında kararlı bir biçimde kalarak, devrim uğruna canlarını feda edeceklerini deklare ettiler.
Bahreyn İmam Sadık (s) Camisi İmamı da, Bahreynli öğrencilerin tutuklanmasına işaretle, bu süreç devam ederse, ülke için felaket olacağını kaydetti.
Bahreyn'in ed-Deraz bölgesinin Cuma İmamı Muhammed Sankur yaptığı konuşmada tutuklu öğrencilerin serbest kalması ve bu meseleye karşı doğru ve insani davranılmasına vurgu yaptı.
Şeyh Sankur, son yıllarda Bahreyn'de tutuklanan öğrencilerin sayısının hiç görülmemiş biçimde arttığını, küçük yaştaki çocukların anne-babalarından ayrı tutulmasının kötü sonuçlara yol açacağı uyarısında bulundu.
Bahreyn'de halk ile yönetim arasındaki mesafe artıyor
Bahreyn İnsan Hakları İzleme Merkezi'nin üst düzey üyelerinden Şeyh Meysem Selman da, Bahreyn'de yayınlanan gazetelerin büyük bölümünün hükümeti desteklediğini hatırlatarak, muhalefete eleştiri hakkı verilmediğini kaydetti.
Şeyh Meysem Selman, Bisoni isimli Bahreynli komitenin raporundaki tavsiyelere dayanarak, Bahreyn'de faaliyet gösteren 7 gazeteden 6'sının, rejimin hedefleri doğrultusunda adım atarken, ulusal medyada rejimi eleştirenler için uygun fırsat verilmediğini ifade etti.
Şeyh Selman, sözlerinin devamında, hükümetin izlediği bu tutumun, halk ile hükümet arasındaki mesafeyi arttırdığını vurguladı.
Al-i Halife rejiminin totaliter yapısına rağmen ABD tarafından desteklenmesi ABD basınında da eleştiri konusu
Al-i Halife rejiminin totaliter girişimleri, siyasi ve medyatik çevrelerde geniş yankı bulmaktadır. Bu bağlamda, Washington Post gazetesi, yaptığı sıralamada, Bahreyn kralının ABD'nin desteklediği insan haklarını ihlal eden hükümetler listesinin ikinci sırasına koydu.
Washington Post, ABD'nin desteklediği insan haklarını en bariz biçimde ihlal eden 5 kişilik bir listeyi açıkladı, bu listede, Hemed Bin İsa Al-i Halife, ikinci sırada yer aldı.
Raghafan Bahreyn'deki duruma işaretle, Bahreyn'deki rejimin en vahşi biçimde Şii muhalifleri bastırdığını, ancak ABD'nin Bahreyn'de jeopolitik çıkarları olduğunu aktardı.
Washington Post'ta çıkan makalede, ABD'nin en önemli müttefiki Suudi Arabistan'ın Manama'yı desteklediğini ve 5. Deniz Filosunun Bahreyn'de bulundurduğuna işaretle, bunların ABD'nin Bahreyn'deki önemli çıkarlarından bazıları sayıldığını kaydetti. Bu yüzden ABD'nin Bahreyn rejimini, görünüşte eleştirse de, bu ülkeye askeri yardımına yeniden başlamış olmasını hiç de şaşırtıcı olmadığını belirtti.