İNTİZAR - Suriye'deki askeri bölgelere gece yarısı düzenlenen saldırının İsrail tarafından düzenlendiğini doğrulayan resmi bir açıklama beklenirken, Tel Aviv, Direniş Ekseni ile daha önce görülmemiş bir meydan okumaya doğru kapıyı bir kez daha açtı. İsrail bu kez eksenin merkezi, yani İran karşısında doğrudan oynuyor.
Şam'dan gelen bilgiler, İranlı Devrim Muhafızlarının bulunduğu askeri bölgelerdeki depoların, dün gece saat 22.30'da yoğun bir füze saldırısına maruz kaldığını bildiriyor. Saldırıda meydana gelen İnsani kayıp hakkındaki rakamlar kesinleşmezken, bu can kayıplarının Tahran ve Tel Aviv arasındaki meydan okumanın çıtasını yükseltmesi bekleniyor.
Dün gece düzenlenen saldırı öncesinde, herkes tek bir noktada (İran) kesişen bir dizi dosya konusunda devam eden temaslara odaklanmıştı:
* ABD Başkanı Donald Trump'ın, İran'ın nükleer anlaşmasındaki konumu hakkında yoğunlaşan Amerika – Avrupa temasları. Bu girişimin, anlaşmanın bozulmasına sebep olacak ve Batı ile Tahran arasında yeniden krizin kapısını aralayacak tek taraflı bir adıma doğru yöneldiği söyleniyor.
* İran'a yönelik daha fazla yaptırım uygulamak ve İran'ı vurmak için İsrail – Suudi Arabistan baskısı. Bunun amacı, İran'ın nükleer programını durdurmak değildir. Aksine Lübnan, Suriye Irak ve Yemen'e kadar uzanan İran'ın artan etkisinden kaynaklanmaktadır.
* Tel Aviv'in deyişiyle Suriye'de İran'ın “mevzilenme operasyonu” aleyhinde İsrail'in baskısı. Düşman ordusu liderleri, bu mevzilenmenin İsrail'in ulusal güvenliğini tehdit ettiğini söylüyor. Geçtiğimiz haftalarda “Teyfur” Askeri Havaalanına düzenlenen saldırı da, söz konusu mevzilenme sürecini engellemeyi hedefliyordu.
Ne var ki, İsrail'in mevcut durumu değiştirmek için attığı bu adımı ile birlikte, İran'ın “Teyfur” saldırısına karşı beklenen cevabı için işler daha da karmaşık bir hale geldi. Rusya aracılığıyla İran ve Suriye'ye tehdit mesajı gönderen Tel Aviv ise, cevaba hazır olduğunu söylüyor. Tel Aviv o mesajda, Teyfur saldırısına karşı İran askeri bir cevap verirse, İsrail'in Suriye rejimi ve İran'a karşı yıkıcı bir savaşa gireceğini söylemişti.
İran tarafına gelince, Teyfur saldırısının ardından birkaç saat içinde cevap verme kararı alındı. Ancak siyasi, askeri ve teknik detayların yanı sıra, konunun bölge ülkelerinde yaşananlara ve nükleer anlaşma hakkında 12 Mayısta batı tarafından düzenlenen oturuma bağlı olması, bu cevabın zamanlamasını belirlemekte büyük rol oynamıştır. Ancak dün gece yaşanan saldırı, Tahran'ı İsrail'in kanlı sorularını cevaplama zorunluluğu ile karşı karşıya bırakıyor. Ancak bu durum, şu andan itibaren 10 gün içerisinde herkesin beklediği büyük bir tırmandırmaya yol açabilir. Bu İsrail'in söz konusu savaşı kendi belirlediği bir zamanlamaya göre yönetmeye çalıştığı anlamına geliyor.
Saldırının ayrıntıları
Dün gece saat 22.30'da Suriye, Hama ve Halep kırsallarında bir dizi askeri mevkiye düzenlenen yeni saldırılara hedef oldu. Saldırının amacı, Suriye Ordusu ve müttefiki olan İran Devrim Muhafızları güçleri tarafından kullanılan Hama kırsalındaki 47. Tugay'ın silah deposunu vurmaktı. Bu mevki, Kuzeybatı kırsalındaki Salheb kasabası civarındaki itfaiyeye yakın bir bölge. Bunun yanı sıra, Halep Uluslararası Havaalanı'na yakın olan Neyrab Askeri Havaalanı'nın etrafında konuşlu Suriye hükümetine ait üssüler de hedef alındı. Saldırıda mühimmat depolarının patlaması, ordu ve müttefik güçlerin askerleri arasında şehit ve yararlılara sebep oldu. Saldırı sırasında meydana gelen 2.6 şiddetindeki deprem, patlamanın yer altında gerçekleştirdiğine işaret ederken diğer yandan saldırıda kullanılan füzelerin tahkimatları delip geçmesi, saldırının Suriye hava sahası üzerinden gelmesi olasılığını güçlendiriyor. Olayların seyri, âdeti olduğu üzere resmi olarak üstlenmemesine rağmen saldırının İsrail tarafından gerçekleştirildiğini doğruluyor.
İsrail tarafından son dönemde yapılan resmi açıklamalar, caydırıcılık ve tehdit söylemleri çerçevesinde gelmiş olsa da, dün yaşanan saldırı, çıtayı daha önce görülmemiş bir seviyeye yükseltti. Daha gürültülü olacak kaçınılmaz bir cevabın gölgesinde bu saldırı, Tahran'ın önüne yeniden İsrail için tehlikeli olacak seçenekler koydu.
Tel Aviv ise, aynı zamanda Rusya'nın Şam yönetimine “S-300” füze savunma sistemlerini temin etmesine kendinde cevap verirken, Suriye semalarında da dilediği gibi hareket edebildiğini göstermek istedi.
Kaynak: Al-Akhbar
Çeviri: Merve Soydaş