İNTİZAR - İsrail medyası hala Hizbullah'ın savaşa soktuğu yeni füzeyle meşgul, İbrani medyası Ekim 1973 savaşında kara kuvvetleri ve tanklar için en büyük tehdidin Sagger füzesi olduğunu, 2006'daki İkinci Lübnan Savaşı'nda Hizbullah'ın İsrail tankları için en büyük tehdide dönüşen Cornet füzesini tanksavar füzesi olarak tanıttığını ve bugün Elmas 1 füzesini duyurmasının ardından, Hizbullah'ın daha önce kullanmadığı bu yeni füzenin savaşa katıldığını söyledi.
İbranice yayınlanan Yediot Ahronot gazetesi güvenlik kaynaklarına dayandırdığı haberinde Hizbullah'ın şu ana kadar İsrail'in 150,000 olarak tahmin ettiği füze cephaneliğinin sadece %5'ini kullandığını belirtti.
Haaretz ayrıca Hizbullah'ın kısa bir süre önce yeni bir zırh savar füze kullandığını duyurduğunu bildirdi: “Elmas 1 füzesi, operatörlerinin bir tepenin arkasında olsa ya da atıcının görüş açısından doğrudan görüş hattında olmasa bile hedefe ateş etmesine olanak tanıyan gelişmiş yeteneklere sahiptir.”
Konuyla ilgili olarak Wall Street Journal, İsrail ile Hizbullah arasında yaşanacak bir kara savaşının çok farklı olacağını belirttiği haberinde Hizbullah'ın yaklaşık bir yıldır İsrail içindeki hedefleri vurduğuna dikkat çekti.
Hizbullah'ın elinde İsrail'in ilerleyişi karşısında kullanabileceği büyük bir füze, insansız hava aracı ve tanksavar cephaneliği bulunuyor. Hizbullah'ın elindeki en tehlikeli yeni silahlardan biri, 2006 savaşına kıyasla Hizbullah'a saldırılarında çok daha yüksek bir isabet derecesi sağlayan Elmas tanksavar füzesi.
Gazete, 2006'da olduğu gibi İsrail'in Hizbullah'ın gücüne uygun bir alanda savaşmak zorunda kalacağını belirterek çatışmanın Gazze'dekine benzer bir bataklığa dönüşebileceği uyarısında bulundu.
Hizbullah savaşçıları, Rus ve İran güçleriyle birlikte savaştıkları ve konvansiyonel ordular tarafından kullanılan savaş tekniklerini öğrendikleri Suriye'deki savaşlara katıldıktan sonra daha tecrübeli hale geldiler.
Hizbullah'ın gelişmiş insansız hava araçları son birkaç ay içinde, füzeleri izlemek için kullanılan Sky Dew balonu ve Drone Dome karşı drone sistemi de dahil olmak üzere İsrail askeri teçhizatını vurmayı başardı.
İsrailli yetkililerin geniş çaplı bir savaş durumunda yüzlerce insanın ölebileceğini beklediğini kaydeden gazete, İsrailli emekli Tuğgeneral Asaf Orion'un geniş çaplı bir savaşın piknik olmayacağı ve İsrail'in acı verici darbeler almasının kaçınılmaz olduğu yönündeki sözlerini aktardı.
Ayrıca İsrail'in F-35'ler ve çok katmanlı hava savunma sistemleri gibi çok daha sofistike silahlara sahip olduğundan bahsetti ancak İsrail'in stratejik zorluklarla karşı karşıya olduğu konusunda uyardı.
Hizbullah İsrail ile geleneksel anlamda bir savaşı kazanmaya çalışmayacak, ancak İsrail güçlerini Hamas'ın yaptığına benzer bir yıpratma savaşına dahil etmeye çalışacaktır.
Gazete, uzmanlara göre Hizbullah'ın on binlerce askeri ve devasa cephaneliğiyle dünyanın en ağır silahlara sahip askeri gücü olabileceğini de ekledi.
Gazete, Elmas güdümlü tanksavar füzesinin, yerel halkın çoğuna göre, Hizbullah'ın satın aldığını ve İran'a gönderdiğini iddia ettiği İsrail Spike füzesinin tam tersi bir model olduğunu açıkladı.
Elmas füzesinin Ukrayna'nın Rus zırhlı araçlarını havaya uçurmak için kullandığı ABD yapımı Javelin füzesiyle karşılaştırılabileceğini belirten gazete, Elmas füzesinin Hizbullah'a hedefleri güdümsüz füzelerle vurduğu önceki yıllara göre daha isabetli vurma olanağı sağladığını kaydetti.
İsrail'in büyük askeri gücüne rağmen, 2006 yılında Hizbullah güçlerini Litani'nin kuzeyine itmek amacıyla güney Lübnan'a kara harekatı düzenlediğinde askeri felaketin eşiğine geldiğini açıkladı.
Gazete ayrıca gerilla savaşı taktiklerinin kullanılması ve tanksavar füzelerinin yirmi tankın içine girerek mürettebatından 24 askeri öldürmesi sonucu İsrail güçlerinin saflarında meydana gelen ağır kayıplardan da bahsetti.
Gazete 2006'daki savaşa katılan İsrailli bir yedek askerin Hizbullah'ın bugün o günkünden farklı olduğunu söylediğini aktarıyor.
Son olarak, İsrailli bir yorumcunun Haaretz'de yazdıklarına dikkat çekmek gerekir: “Nasrallah'ın söylediği her söze güveniyorum çünkü bir kez bile yalan söylemedi ve İbranice ya da Arapça olsun askeri sözcünün açıklamalarına asla güvenmiyorum.”
Zuheyr Andros