Yıllar önce bazı medya kurumları, Irak gizli servisinden bir kaynaktan alındığını iddia ettiği, 1981 Deyrezzor'a bağlı El Şehil kenti doğumlu Üsama el Absi adlı kişinin fotoğrafını yayınlayıp kendisinin Ebu Muhammet El Colani lakaplı El Kaide terör örgütünün Suriye şube lideri olduğunu önesürdü. Zamanında Iraklı bazı resmi kaynaklar sızdırmanın doğru olduğunu, söz konusu fotoğrafın Irak gizli servisleri tarafından örgütün Irak şubesinden ele geçirildiğini kaydetti.
Saatler öncesine kadar ben ve bir sürü gazeteci, Iraklı güvenlik güçlerinin Colani'nin gerçeğini bildiğini düşünüyorduk. Nitakim kendisi Irak'ta tutuklanmış, ABD'liler tarafından 2008'de Buka hapishanesinden serbest bırakılmıştı. Dolayısıyla iyi tanınması gerekirdi. Ancak, adamın gerçek kimliği artık her yönüyle deşifre edilmiştir.
El Colani'yi çocukluğundan beri tanıyan bir kaynak, Nusra Cephesinin kendisine ait fotoğraf ve akabinde El Kaide'yle yollarını ayırdığını ilan ettiği meşhur videodan El Colani'nin gerçek kimliğini açıkladı. Dediğine göre; El Colani aslında Ahmet Hüseyin el Şare, aslen Deraa'dan olup, Şam Doğu Mezze semtinde 1981'de hayata geldi. Babaları ile kardeşleri hala o bölgede El Ekrem camisi arkasında yaşamlarını sürdürmektedirler. Ömer bin Abdülaziz ilk okulunda okudu.
Colani'nin lise hayatında özel biri olmadığını, hatta fırsatçılıkla bilindiği için arkadaşları tarafından sevilmediğini belirten kaynak, rahatsız edilmesine susan, sorunlardan kaçan, aşşağılamayı kabullenen ve geri çekilmeyi yüzleşmeye tercih eden El Colani'nin nasıl olup da bir terör örgütü lideri olduğuna şaşırdığını gizlemedi.
Ebu Muhammed El Colani lakabını taşıyan terörist yanı sıra kardeşleri ve tüm ailesini tanıdığını kaydeden kaynak, Baba Hüseyin el Şare'in eski Suriye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Faruk el Şare'in amcasının oğlu olduğunu söyledi.
Irak emniyet güçlerinin bilgilerinin doğru olmadığını, Üsama el Absi'nin aslında El Şare'in ABD'liler tarafından Irak'ta gözaltına alındığı süreçte taşıdığı sahte bir kimlikten ibaret olduğunu kaydeden kaynak, terörist Ahmet Hüseyin el Şare ve kardeşlerinin Mezze semtinde bir mini markete sahip olduklarını ilk defa açıkladı.
Doğu Mezze'nin anayol tarafından girişine yakın El Alem kanalı eski ofisinin yanında olan bu market, daha sonra kardeşleri Ahmet'in teröre bulaştığı açığa çıkınca kardeşleri tarafından satılıp başka bir bölgeye taşındılar.
Kaynağın belirttiğine göre Suriye emniyet güçleri (El Muhabarat) El Colani'yi iki defa yakalamak üzereydi; birincisi Doğu Mezze'de babasının evinde, ikincisi ise Şeyh Saad bölgesinde.
Fakat Suriyeliler onun Nusra Cephesi lideri Ebu Muhammed el Colani'nin olduğunu biliyorlar mıydı? Kaynak yanıtlamıyor ancak adamın Irak'tan Suriye'ye normal bir şekilde döndüğünü, sorunların başlamasıyla Şam'da ikamet ettiğini, o dönemde aranmadığını bildirdikten sonra tali bir döenmde Suriye'nin en tehlikeli arananlar lisetesine girdiğini belirtip Suriye emniyetinin o anda El Şare'in Colani'nin kendisi olduğunu bildiği yönünde kesin bilgisi olmadığını belirtti.
Kaynak, El Colani'nin Şeyh Saad bölgesinde, örgütün bir üyesinin evinde, hava istihbaratı binasınını hedef alan patlamayla eş zamanda oturduğunu dile getirdi.
2002 yılına kadar adamın mütedeyyin olmadığını belirten adam, El Şafii mescidine gidip gelmeye başladığını bildiren kaynak, o dönemde de aynı camiinin Ahmet El Şare'in (Colani) ruhani babası sayılan Suriye Muhalifet Koalisyonu üyelerinden, Katar'ın sadık adamı Ebu-l Heyr Şükri'nin merkezi halinde olduğunu kaydetti.
Aylar süren derslerden sonra Colani, Ebu-l Heyr Şükri ile Şam'dan çıkana kadar Cuma namazını aynı camide kılan Halit Meşal'e yakın Hamas yöneticileriyle giderek yakınlaştı.
Irak işgalinden sonra El Şare, Ebu-l Heyr'in yardım ve organizasyonuyla Suriye dışına çıkıp izini kaybettirebildi. Akrabaları onun hakkında hiç bilgi vermemeye özen gösterdiler.
El Şare ve örgütü, El Kaide'nin bir diğer yüzü mü yoksa Hamas'ın ve Katar istihbaratının bir prejesi mi?
Suriye, İran, ABD, Avrupa, Ürdün, Katar ve Suudi Arabistan gizli servislerinin El Kaide'nin Irak örgütlenmesine sızdıkları bilinen bir gerçektir. Fakat asıl sorulması gereken soru: Katar istihbaratı el Kaide'ye sızıp ona el Şare üzerinden Suriye'de bir şube açtı mı?
Suriye muhalefetinin yalanlayamayadağı bir takım gerçekler var:
- Hamas Suriye'de El Colani liderliğindeki El Kaide'ye silah ve uzman takdim etti.
- IŞİD'in resmi bir şekilde bildirdiği ve El Kaide kaynaklarının yalanmadığı bir bilgiye göre IŞİD'den ayrılık sürecinde El Colani Türkiye'ye geçti, kendisine Türkiye'de bir eğitim kampı ve ikamet olanağı sağlandı. Ki bunun Türkiye gizli servisi ve onun arkasından ABD'nin rolü olmadan gerçekleşemeyeceği bir diğer gerçektir.
- Türkiye ile Katar iktidarlarının yakın ilişki ve koordinasyonunu göz önünde bulundurarak Suriye gelişmelerini takip edenler, Nusra Cephesinin bu iki taraftan gelen her talep ve ricaya icabet ettiği ve Suudi Arabistan'ın finanse ettiği örgütlere düşman kesildiği sonucuna vardılar.
İstihbaratın karanlık dünyasında Katar istihbaratı El Kaide örgütünü Ahmet Hüseyin el Şare üzerinden sızmış olabilir. Nitekim onun dini üstadı Abu-l Heyr Şükri Katar'ın en yakın işbirlikçilerinden birisidir.
Bu analizin gerçeklik payına bir katkı olarak bu bilgiyi hatırlatmalıyız. Katarlı El Cezire kanalından Ahmet Mansur ve terörle ilişkiden hüküm alan Teysir Alluni spikerlerinin Suriye'de El Kaide terör örgütü lideriyle röportaj yapmalarını temin eden kişi, Ebu-l Heyr Şükri'den başka biri değildir.