14511.jpg

Filistin henüz sözünü söylemedi

Fetih Merkezi Komite üyesi Azzam El-Ahmed “Fetih Hareketi, uzun müddetli bir çalışma programı geliştirdi. Bunların en önemlisi halkın harekete geçirilmesidir" dedi. Heniyye ise şu sözleri kullandı: “Savaşa gireceğiz… Ben “Yüzyılın Anlaşması” için tüm bu devasa hazırlıklara rağmen mutmainim çünkü bu anlaşmanın kaderi, ümmeti arkasına alan muvahhid bir halk varken başarısızlığa mahkûmdur".

4 Şubat 2020 Salı

İNTİZAR - Filistin'de “Yüzyılın Anlaşması”nın ilan edilmesinden sonra, başta Fetih Hareketi olmak üzere pek çok Filistinli grup çeşitli bölgelerde yürüyüşler düzenlese de, sahada büyük bir çatışma yaşanmadan ilk günler geçti. Fetih Hareketi net bir hareket programı sunmazken, yürüyüşlerde yumruk kaldırmakla yetindi. Daha önceki deneyimler göz önüne alındığında bu sakinlik Filistinlilerin anlaşmanın ilanından dolayı özellikle halk düzeyinde öfkelenmediği ya da bu sözde anlaşmayı sindirdiği anlamına gelmiyor. İsrailliler yakında bireysel operasyonların baş göstereceği öngörüsünde bulunuyor.

Gerçek bir öfke liderliği olmayışının yanı sıra, Filistinlilerin çok iyi bildiği topraklarının işgalinde, pratikte neredeyse hiçbir değişiklik yok.

Bununla birlikte, geçtiğimiz günlerde işgal altındaki Kudüs'te ve Batı Şeria'nın doğusundaki El-Ağvar'da yürüyüşler düzenlendi. Özellikle Ürdün Vadisi bölgesinde yüzlerce insan düşmanın askeri bölge olarak nitelediği ve el koyduğu “El-Burj” bölgesine doğru yürüdü. İsrail askerleri ise göstericilere ses bombası atarak cevap verdi. Gençler taş atmaya çalışırken, gösterinin öncüleri bu eylemlerin barışçıl olduğu gerekçesiyle bahsi geçen girişimleri engelledi. Bu barışçı gösteriler, “El-Ahbar” gazetesine verilen demeçlerde de vurgulandı. Yahudi kaynaklı “Walla” haber sitesinin Filistinli kaynaklardan aktardıkları da bununla örtüştü. Yahudi sitesine yapılan açıklamada, Filistin yönetiminin İsrail'e geçtiğimiz günlerde resmi bir bildiri ile güvenlik koordinasyonunu durdurmayacağı ancak azaltabileceğini haber verdiği vurgulandı.

Kudüs'e gelirsek, işgal polisi Mescid-i Aksa'nın kapılarını kapatarak, Aksa'nın avlusundaki iki genci bıçak taşıdıkları iddiasıyla tutukladı. Ne var ki, olaydan kısa bir süre sonra kapıları açmaya çalıştı. Gazze Şeridi'nde ise, düşman ordusu geçtiğimiz günlerde akşam saatlerinde “Yüzyılın Anlaşması”nın ilanından sonra ilk füzenin fırlatıldığını duyurdu. Bu füzelerde biri “Eşkol” bölgesine düşerken, buna cevaben savaş uçakları aynı akşamın geç saatlerinde Gazze Şeridi'ndeki hedefleri bombaladı. Düşman ordusu Batı Şeria ve Gazze yakınlarında takviye güçleri artırdığını açıkladı.

Siyasi düzeyde ise, en belirgin olay Fetih Merkezi Komite üyesi Azzam El-Ahmed'in gruplardan oluşan bir heyetin, Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas'a yönelmeye hazırlık için yakında Gazze Şeridi'ne gideceğini açıklaması oldu. “Filistin'in sesi” radyosuna verdiği demecinde, Abbas'ın Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye ile temas kurmak üzere kendisini görevlendirdiği ve Heniyye'nin de bu fikri memnuniyetle karşıladığını belirtti. Azzam El-Ahmed, Filistin'in bölünmesini sona erdirmek için bir dizi toplantıların başlayacağını ifade etti. El-Ahmed şöyle devam etti: “Fetih Hareketi, uzun müddetli bir çalışma programı geliştirdi. Bunların en önemlisi halkın harekete geçirilmesidir. Heniyye ise, Hareketin bu tarihi anlarda doğru zamanda doğru yerde olacağını belirterek şu sözleri kullandı: “Savaşa gireceğiz… Ben “Yüzyılın Anlaşması” için tüm bu devasa hazırlıklara rağmen mutmainim çünkü bu anlaşmanın kaderi, ümmeti arkasına alan muvahhid bir halk varken başarısızlığa mahkûmdur".

Filistin sahnesinde hal böyle iken, İsrail ise Amerika'nın planının verilerini sabitleştirmek için hızlı adımlar atmaya başladı. İsrail Güvenlik Bakanı Naftali Bennet Batı Şeria'nın neredeyse üçte birinde “İsrail'in egemenliğini yaygınlaştırmak” için çağrıda bulunarak şu sözleri kullandı: “Tarih kapımızı çaldı ve Batı Şeria'daki Yahudi ve Samiri yerleşimlerinde, Ürdün Vadisi'nde ve Ölü Deniz'in kuzeyinde İsrail'in hukukunu uygulamamız için bize fırsat verdi.” Bennet Batı Şeria'da tüm yerleşim birimleri üzerinde “İsrail'in yasalarının uygulanması ve egemenliği için ekip kurma” emri verdi.

Bunula eşzamanlı olarak, “Mavi-Beyaz” Koalisyonu Başkanı Benny Gantz ise, hiç vakit kaybetmeden “Yüzyılın Anlaşması”nı önümüzdeki haftalarda onaylatmak üzere Knesset'e sunacağını söyledi.

Diğer yandan, Filistin'in BM Daimi Temsilcisi Riyad Mansur, Amerika'nın sözde barış planına cevaben Filistin yönetiminin Güvenlik Konseyi'nde bir karar tasarısı üzerinde çalıştığını söyledi. Mahmud Abbas'ın iki hafta içerisinde meclise kararın tamamını sunacağını belirten Mansur, meclisin karar tasarısını Mahmud Abbas varken oylamasını umduğunu söyledi. Zira Körfez ülkeleri Trump'ın kararına desteğini sürdürüyor. Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Faysal bin Ferhan, Filistinlileri doğrudan müzakereye teşvik ederek “Filistinli kardeşlerimizin müzakere yoluyla haklarını kazanmasına desteğimizi sürdüreceğiz” dedi. Kuveyt yönetimi de Dışişleri Bakanlığı tarafından yayınlanan açıklamayla benzer pozisyonunu ortaya koydu: “70 yıldan fazla süren çatışmanın bitmesi ve Filistin meselesinin çözümü için ABD'nin çabalarını çok takdir ediyoruz.”

Öte yandan, Suriye Dışişleri Bakanlığı, “Yüzyılın Anlaşması”nı kınayarak bu sözde barış anlaşmasının gasıp İsrail rejiminin işgaline teslim olma belgesini temsil ettiğini belirtti. Irak Dışişleri Bakanlığı da benzer bir açıklamada bulundu: “Irak, geri dönüş hakkı ve başkenti Kudüs olan bağımsız bir devlet kurmak gibi meşru haklarını savunan Filistinli kardeşlerinin yanındadır.” Pakistan yönetimi de iki devletli çözümü desteklediğini belirterek, taraflara başkenti Kudüs olan ve 1967 sınırlarına dayanan bir Filistin devleti kurma çağrısında bulundu.

Rusya'ya gelirsek, Rus yetkililer “Barış Anlaşması” konusunda araştırma ve analizlerini sürdürdüğünü belirtti. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Netanyahu ile görüştü. Çin ise konuya dair uluslararası kararlara saygı gösterilmesi gerektiğini vurgulayarak “Filistin sorununa dair herhangi bir çözüm konuşulurken, başta Filistinliler olmak üzere tarafların öneri ve görüşleri dinlenmelidir” açıklamasında bulundu.

Bunun yanı sıra, Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) konuya dair yaptığı basın açıklamasında, çalışmalarını sona erdirmeye ya da görevi başka taraflara teslim etmeye niyeti olmadığını belirtti. UNRWA tarafından yapılan açıklamada, okulları, klinikleri ve diğer hayati hizmetlerinin varlığını sürdürmeye devam edeceği kaydedilerek, problem için köklü bir çözüm bulunmadan önce çalışmalarının sona ermesinin, milyonlarca Filistinli mültecinin umutlarının ihlali olduğu vurgulandı.

Kaynak: El-Akhbar
Çeviri: Merve Soydaş
Kategorideki Diğer Haberler
Öne Çıkan Haberler
İktibaslar