İNTİZAR - Husi Ensarullah Hareketi ve müttefiklerinin Suudi koalisyonuna karşı düşmanlıkları sadece savaş meydanında ilerlemiyor, aynı zamanda aralarındaki finansal ve medya olanakları bakımından büyük uçuruma rağmen, Ensarullah genel ilişkiler ve psikolojik savaş alanlarında da bu savaşı önde götürüyor.
Geçtiğimiz günlerde Ensarullah Hareketinin medya kollarından biri, Riyad'a düzenlenen balistik füze saldırısına cevaben Suudi uçaklarının başkent Sana'ya hava bombardımanı düzenlendiğini bildirdi. Bu olay sosyal paylaşım sitelerinde yaygın bir şekilde paylaşılarak geniş tepki gördü.
Husilerin kararlığı, savaş araçlarını geliştirmesi, nitelikli saldırıları, ARAMCO tesisine düzenledikleri füze saldırıları gibi ekonomi hedeflere yoğunlaşmaları ve bunun yanı sıra Cizan, Necran, Abha havalimanlarına düzenlediği saldırılar gibi pek çok nedenden dolayı Suudi Arabistan'ın Yemen savaşında girdiği kriz giderek büyüyor.
Koalisyon güçleri sözcüsü Türki El-Maliki yaptığı açıklamada, başkent Sana'ya Cumartesi günü düzenlenen saldırının bölgedeki meşru askeri hedefleri, balistik füzelerin üretildiği ve saklandığı depoları yok etmeyi ve Riyad'a düzenlenen füze saldırına cevap vermeyi hedeflediğini, ancak beklenenin aksine bu saldırının kurbanlarının çoğunun atlar ve seyisleri olduğunu söyledi.
Bu savaşta Suudi tarafı, birden fazla düzeyde karmaşaya girmiş görünüyor. Burada sadece hava saldırılarının ters sonuç vermesinden bahsetmiyoruz. Bunun sebebi sadece uçakların bombaladığı bölgelerin Yemenli askeri hedefleri vuramaması değil, aynı zamanda karşı tarafın başarısından kaynaklanmaktadır. Husiler, askeri üslerini gizleyerek büyük bir hassasiyetle güçlendirmiştir.
Ensarullah Hareketi ve Direnişe bağlı Yemen ordusunun El-Cevf ilindeki kontrolü ve Yemen'in petrol ve gaz servetinin merkezi olan ve Yemen'in kuzeyinin tüm elektrik ihtiyacını karşılayan enerji santralinin bulunduğu Marib yönüne doğru hızlı ilerleyişi, Suudi Arabistan'ın bu savaştaki elini gittikçe zayıflatıyor.
Emirlikli müttefiklerinin çekilmesi, Sudan gibi diğer ülkelerin savaşçılarını azaltması, Abdurrabu Mansur Hadi hükumetinin iç bölünmeler yüzünden çöküşü, savaşçılarının birçoğu arasında savaş yönetimi yeteneğinin olmayışı ve halk desteği gibi sebeplerden dolayı, Suudi Arabistan bu savaş beşinci yılını tamamlarken tek başına kaldı.
Prens Muhammed bin Selman'a yakın Ameirkalı Wall Street Journal gazetesinde Suudi Arabistan'ın Yemen Büyükelçisi Muhammed Al-i Cabir'in, Suudi krallığı ile Husi Ensarullah Hareketi arasındaki görüşmeler olduğunu söylediğine dair haberleri gördüğümüzde hiç şaşırmadık. Ayrıca bunun gibi gerçekleşmesi muhtemel görüşmelerin hızlı bir şekilde reddedilmesi de yine bizi şaşırtmadı. Çünkü bunun itirafı Husilerin şartlarına teslim olunduğu ve savaşın zirvesinden ne pahasına olursa olsun kurtulma girişimlerini de kabul etmek anlamına geliyor.
Ensarullah Hareketi askeri kanadı sözcüsü General Yahya Seri, koalisyonun başkent Sana'ya düzenlediği bu hava saldırısına can yakıcı bir karşılık verileceği vaadinde bulundu. Bu bağlamda kartlarını açık oynamaması çok doğaldır. Ayrıca çoğunluğu bu savaşa muhalif olan Suudi kamuoyunda olumsuz psikolojik etkisi olacak stratejik yerlerin bombalanması ve psikolojik savaşta daha büyük bir kazanım elde etmeyi amaçlaması yüksek ihtimaldir.
Yemen savaşındaki son tırmanış, Suudilerin aleyhinde oldu. Yemen savaşı ile aynı zamanda daha az tehlikeli olmayan koronavirüse karşı girdiği savaş, Suudi Arabistan'ın hesaplarına karıştıracak ve gücünü tüketecektir. Son yıllarda Kolera gibi çok sayıda salgın hastalık yaşayan Yemen'de ölümcül koronavirüs henüz görülmedi. Belki de bu, Allah'ın iradesi ve merhameti ve zayıfların yanında durmasından kaynaklıdır.
Suudi Arabistan liderliğinin önünde diyalog ve bu savaşı bitirmeye odaklanmaktan başka seçenek yoktur. İstediği kadar inkâr etsin bu gerçek değişmeyecektir.
Kaynak: Raialyoum
Çeviri: Merve Soydaş