114805.jpg
  • Anasayfa» 
  • Röportaj»
  •  "Türkiye’nin Ortadoğu’ya ihracatının yüzde 60’ı bugün İsrail limanlarından yapılıyor."

"Türkiye’nin Ortadoğu’ya ihracatının yüzde 60’ı bugün İsrail limanlarından yapılıyor."

Ticari ilişkilerde görünür gelecekte bir resmi ya da gayri-resmi zorlaştırma ya da bir hamle beklemiyorum. Türkiye’nin Ortadoğu’ya ihracatının yüzde 60’ı bugün İsrail limanlarından yapılıyor.

15 Ağustos 2014 Cuma

İNTİZAR-Şalom Gazetesi'nden Karel Valansi, Kadir Has Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet Kasım Han ile son zamanlarda Ortadoğu'da yaşanan olaylar ve bu olayların Türkiye'deki yansımalarıyla Türkiye-İsrail ilişkilerinin geleceği üzerine uzun bir röportaj gerçekleştirmiş. Biz bu röportajın Türkiye-İsrail ilişkilileri ile ilgili kısmını sizlerle paylaşıyoruz:

Türkiye-İsrail ilişkileri düzelir mi, normalleşir mi seçimler bittiğine göre?

Normalleşmeden ne anladığına bağlı. Ticaret devam ediyor, devam edecektir de. Orada bir sıkıntı olacağı kanaatinde değilim. Ama eğer normalleşmeden kasıt 90'lı yıllara dönmekse bu mümkün değil. 90'lı yıllar da konjonktürün bir sonucu idi. Oslo sürecinin işliyor olması ve Türkiye'de de dünyanın diğer yerlerinde olduğu gibi Filistin-İsrail ilişkilerine dair bir yumuşama algısının olması kamuoyunda 90'lı yılları bir anlamda mümkün kıldı. Türk-İsrail ilişkileri daima bir Filistin gölgesi taşımıştır. Bugün Filistin-İsrail ilişkilerinin var olan durumunda o günlere dönmek kolay değil. Kamuoyuna bunu satmak zor. Ayrıca bugün Türkiye'de dış politika son 12 sene içerisinde kimilerinin kullanmayı çok sevdiği tabirle demokratize oldu. Dış politika artık Türkiye gündeminin dış işleri bakanlığı ve genelkurmay başkanlığı ve yüksek siyaset arasında konuşulup kararların alındığı bir alan olmaktan çıktı. Dış politika tamamen iç politikanın bir malzemesine çok sağlıksız bir biçimde dönüşmüş vaziyette. Onu de-demokratize etmenin de imkânı yok. Bundan sonra Türkiye'de iktidara AKP sonrası kim gelirse gelsin, AKP hükümeti gitti başka bir hükümet geldi, o yeni gelen hükümet dahi bu dış politikanın özellikle de Ortadoğu parametresini ve bunun özelinde de İsrail- Filistin meselesinin ve bunun Türkiye kamuoyu üzerindeki etkisini göz ardı edemez. İlişkilerin adeta 1948'den sonraki gibi yeniden yapılandırıldığı, belki bayraktarlığının artık askerlerden iş adamlarına geçtiği bir yeni formulasyonun yapılması lazım. Ben Gurion'un bir lafı vardır “Türkiye hiçbir zaman İsrail ile resmi nikâh kıymadı, hep gizli sevgilisi muamelesi yaptı,” diye. Tekrar ilişkilerin pozitif bir ivme kazanmasında benim beklentim gene böyle bir aşamadan geçilmesi. Bu da İsrail açısından hoş bir şey değil ve İsrail bugün buna yanaşır mı doğrusu bende bir soru işareti. Çünkü İsrail'in ihtiyacı olan temel argüman tanınma. Tanınma derken ülkenin tanınmasından bahsetmiyorum, ilişki kurma meselesi. Türkiye ile ilişkiler bozulduğu zaman İsrail'de gerçekten bir travma oldu. İsrail Ortadoğu'da kendisinin varlığını meşru kabul eden bir ülkeyi, hatta tek ülkeyi yitirdi, hayal kırıklığına uğradı. Ayrıca dış politikanın iç politikaya malzeme olması konusunda İsrail-Filistin meselesi ilk sıkıntıda camın kırılıp düğmeye basılacağı yer haline geldi Türkiye'de. Bulunduğu taleplerin İsrail'den karşılığı gelmediği müddetçe Erdoğan'dan bir manevra yapmasını beklemek çok gerçekçi bir beklenti olmaz diye düşünüyorum.

Ticari ilişkiler artarak devam ediyor, bunun bir etkisi olur mu?

Ticari ilişkilerde görünür gelecekte bir resmi ya da gayri-resmi zorlaştırma ya da bir hamle beklemiyorum. Türkiye'nin Ortadoğu'ya ihracatının yüzde 60'ı bugün İsrail limanlarından yapılıyor.  Bu da aslında ilişkiyi daha ziyade karşılıklı bağımlılıkların belirlendiğini gösteriyor. Bir de Türkiye'de İslami diye kendini niteleyen kesim içerisinde genel bir antisemit damar var ve bu tavır bütün cehaletiyle azmış durumda. O kitleye dur demek, cin bir kere şişeden çıktığı için artık düşünüldüğü ve belki baştan hesaplandığı kadar kolay olmayabilir Türkiye'nin siyasetçileri için. Bunun Türk Yahudilerine yansıması şu ana kadar, en azından fiziki düzlemde minimum, öyle de kalması TR'nin hayrınadır. İnşallah da öyle kalacaktır, sağduyu hâkim kalacaktır. Ama İsrail ile Türkiyeli Yahudileri bir arada, ele alan bu bakış açısı, kolay kolay Türkiye-İsrail ilişkilerinin normalleşmesine izin verecek bir sessizlik içine girmez. Girmemeleri de önemlidir, çünkü bu insanların en azından belli bir siyasi hareketin mobilizasyonunu sağlamak açısından çok ciddi önemleri vardır ve bugün bunlar iktidar yapıcıdırlar.

 

Doğu Akdeniz gaz kaynakları ilişkilerin seyrini etkileyebilir mi?

Bu konuda Türkiye'nin hevesli olduğunu biliyoruz, İsrail için de iktisadi açıdan en doğru çözümün Türkiye üzerinden çıkışı olduğu. Bugünkü siyasi konjonktürde İsrail'deki politikacılar, İsrail halkına dönüp gazlarını Türkiye'ye emanet ettiklerini nasıl açıklayabilirler, doğrusu bu kolay değil. İki taraf arasındaki güvensizlik had safhada. İki ülkenin arasındaki diplomatik ilişkilerin seviyesi belli. Böyle iki ülkenin birbirleriyle bir doğalgaz boru hattı gibi, adeta devletlerarası evlilik dediğin zaman bundan daha ala, o alegoriye yakın örnek bulamayacağın bir ticari anlaşmayı nasıl gerçekleştirebilecekleri çok çok şüpheli. Bu da çok yazık bir durum çünkü iktisadi olarak anlamı çok ve Türkiye'ye Doğu Akdeniz'de yepyeni kaldıraçlar sağlayabilecek stratejik bir işbirliğinin temel, üstelik de çok kolay sarsılmayacak temelini oluşturabilir.

Şunu çok net bir biçimde söyleyebilirim ki, gerek Doğu Akdeniz'deki gaz kaynakları, gerek bugün Ortadoğu'daki güvenlik durumu olarak yaklaştığın zaman, Ortadoğu'da kesin böyle de dünyada arasan, objektif kriterlere göre stratejik çıkarları birbiriyle bu kadar örtüşen, Türkiye ve İsrail gibi iki ülke daha bulamazsın. Bu toplumlar aslında birbirine çok benzeyen toplumlar. Gene bizim kendini bilmez kalabalığın komplo teorisi kurmaktan farkında olmadığı ise Türkiye'de yaşayan Yahudilerin kültürlerinin ne kadar büyük bir miktarının Türk olduğu ve/veya Türkiye'nin Müslüman halkının kültürüne geçmiş olduğu. Çok insan bunun da farkında olduğunu zannetmiyorum. 

 

Kaynak: salom.com.tr

Kategorideki Diğer Haberler
Öne Çıkan Haberler
İktibaslar